- Cinsiyet ortaya çıktından beri; bütün asırlar boyunca kadınlar en iyi , gözleriyle konuşmuşlardır.
- İnsan denen yaratık,kendi derisinin renginin, kendi inanışlarının, kendi siyasetinin en iyi olduğuna ve dünyanın dört bucağındaki diğer insanların kendilerinden daha az şanslı bulunduğuna inanmaya iten o her zaman rastlanan dar kafaya sahipti.
- ''dişisine kötü davranan tek hayvan insandır.''
- Güven güveni, güç gücü doğurur..!
- Acıma ve şevkat,kölelere özgü yeraltı hapishanelerinde oluşmuş birer duyguydu ve bu duygular sefiller ve zayıflar kalabalığının ıstırabından ,onların iniltisinden başka bir şey değildi.
- Her sabah dünya yeniden kurulur,her sabah yeni bir başlangıçtır tezi belki orta sınıf insanlarının inanacağı bir tez olabilir,ama yaşamı tekdüze yaşayan ve birey olamamış kitleler bu teze ne kadar da uzak
- Basit yaratıkların iyi ve kötü niyeti daha kolay anlaşılır...
- Bir zamanlar Gri Kunduz?un çadırının olduğu yere geldi. Alanın tam ortasında durdu. Burnunu aya doğru kaldırdı. Boğazı sert bir şekilde kasılırken ağzını açtı ve sonra yalnızlığı, korkusu, annesi için duyduğu kederi, geçmişteki üzüntü ve acıları ile, gelecekteki tehlikelere karşı duyduğu kuşku, insanın yüreğini parçalayan bir sele tıpkı bir sabun köpüğü gibi yükseldi. Bu onun gırtlaktan çıkardığı uzun ve acı dolu ilk ulumasıydı.
- Bir kimse kişiliğine uygun olmayan bir şey yapmaya zorlanamaz. Böyle bir şeye sahip olmak anormal bir biçimde yönünü değiştirip, vücudunun içinde büyüyen, acıtan, iltihap toplanmasına neden olan tüylere benzer. Beyaz Diş için de durum böyleydi.
- Gün geçtikçe hoşlanmanın sevgiye dönüşmesi evrimi daha da hızlandı. Bunun farkına Beyaz diş vardı ama sevginin ne olduğunu anlayamıyordu. Sevgi kendisini ona doldurulması gereken, açlıktan kıvranan, sızlanan, özlem duyan bir boşluk olarak gösterdi. Bu bir acıydı, bir huzursuzluktu ve ancak bu yeni Tanrı?nın dokunması ile geçiyordu. Böyle zamanlarda sevgi onun için bir sevinçti, vahşi ve son derecede heyecan verici bir mutluluktu. Fakat Tanrı?sından uzak olduğu zamanlar bu acıyı ve huzursuzluğu yeniden duyuyor, bu boşluk onu zorlamaya başlıyor ve duyduğu açlık hiç durmadan içini kemiriyordu.