- Yaşamın doruğunu belirleyen ve artık onun ötesinde yaşamın daha da yükselemeyeceği bir kendinden geçme vardır. Bu kendinden geçme kişinin en canlı olduğu anda gelir ama beraberinde canlı olma unutkanlığını da getirir. İşte yaşamın çelişkisidir bu.
- Orta yol diye bir şeyin olmadığını çok iyi biliyordu. Ya efendi olacaktı ya da yönetilecekti. Merhamet göstermek ise bir zayıflıktı. İlkel yaşamda acıma diye bir şey yoktu. Acıma duygusunu, korku diye yanlış değerlendiriyor, böylesine yanlış değerlendirmeler ise ölüm anlamına geliyordu.
- Bitmez tükenmez saatler boyunca örümceği ağında, yılanı kıvrımlar içinde, panteri pusuda tutan vahşetin bir sabrı vardır. Yaşamın kendini kadar direngen, yorulmaz ve üsteleyici bir sabırdır bu.
- ...sonra hem, cezalandırılma korkuları da yoktu.herkes suçlu olunca,kim cezalandırılabilirdi ki?..
- insanı ürküten,üzücü bir etki yapıyordu bu durum.sanki büyük bir yaratık ölmüştü.ülkenin nabzı atmaz olmuştu.aslında bütün ulus ölmüştü.sokaklarda tramvaylar yoktu,fabrika düdükleri ötmüyordu,elektrikli araçların o sürekli vızıltısı yoktu,at arabaları,gazetecilerin çığlıkları yoktu.ara sıra hayalet gibi gelip geçen,üzgün ve sessizlikten dolayı gerçek değilmiş gibi görünen insanlar vardı yalnız.
- ''işin saçma yanı,bizim çıkarlarımızı bunca aptal insanın korumasına izin verecek kadar çaresiz olmamızdır.''
- daha büyük ölçüde ihracat yapmamızı sağladılar.bu demektir ki bizler daha az tüketmek zorundayız.''
- ''sözlerimin hiçbirinin sizi etkileyeceğini sanmıyorum'',dedi. çünkü sizded etkilenecek ruh yok.siz,omurgasız,solucan gibi birer yaratıksınız.burnunuz havada,demokratız,cumhuriyetciyiz,diyorsunuz... siz tükürük yalayıcı asalak yaratıklarsıız. plütokrasinin kuklalarısınız siz.sırtınızda demir ökçe'nin kan kırmızısı uşak üniformasıyla kalkmış özgürlük aşkı denen modası geçmiş sözler kullanıyorsunuz.''
- Bu acı ölüm değildi, sersemlemiş bilincinde bocalayarak dolaşan düşünceydi. Ölüm acı vermezdi. Hayattı, hayatın sancısıydı bu feci, bu insanı yasa boğan his.
- Yaşama sevgi beslemeyen varlık, yok olma yoluna girmiş demektir.