- Kafasından, yengeçsi düşüncelerin gelip geçtiğini duymamız korkutuyordu bizi.
- Söylenecek fazla bir şey yok, kağıdı yerden alamadım, hepsi bu.
- Masanın üzerindeki lambayı yakıyorum, gün ışığını ortadan kaldırır belki.
- Kaybolmuş nice hareketle, nice düzenle ortaya çıkarılan, ta uzaklardan gelen güzelim papaz.
- Canlı varlıkları, köpekleri, insanları, kendi kendine hareket edebilen peltemsi kitleleri yeterince gördüm.
- Rüzgar, ta uzaklardan yapayanlız bir zil sesi getiriyor kulaklarıma. Ev içi gürültüleri, otomobillerin uğultusu, bağırıp çağırmalar, aydınlık sokaklardan ileriye geçemezler. Canlılığı ve sıcağı bırakamazlar .Oysa bu zil sesi, karanlıkları yırtıp buraya kadar geliyor. Çünkü öteki gürültülerden daha sert ve daha az insansal.
- Noir Bulvarı gelip geçenlere yaltaklanan burjuva sokakları gibi yılışık değil.
- Şu upuzun kanal boyunca karşı ki solgunluğa doğru akmak. Soğuktan başka bir şey olmamak!
- Delice bir cömertlikle acı çekiyor.
- Ardında bir evren bırakmış, önünde bir evren var. En soldaki rafın son kitabını bitirdikten sonra, "Peki şimdi?" diyeceği gün yaklaşıyor.