- Bir salona girerdi; Peter'in pek çok kez gördüğü gibi, etrafında insanlarla kapının eşiğinde dururdu. Ama hatırladığınız kisi Clarissa olurdu. Gözleri kamaştırmazdı; güzel de değildi; görünür bir özelliği de yoktu; zekice diyebileceğiniz bir şey de söylemezdi; ama oradaydı işte, oradaydı! Hayır, hayır, hayır! Artık ona aşık değildi Peter! Sadece onu bu sabah, makaslarının ve ipliklerinin arasında, vereceği davete hazırlanırken gördüğünden beri onu düşünmeden edemiyordu; trendeki kompartımanda uyurken başı durmadan omzunuza düşen biri gibi sürekli geliyordu aklına; bu aşık olmak değildi, elbette; Clarissa'yı düşünmekti, onu eleştirmek, otuz yıl sonra yeniden başlamak, onu yorumlamaya çalışmaktı.
- Bütün bu yüzyıllar boyunca kadınlar, erkeği olduğundan iki kat büyük gösteren bir ayna görevi gördüler, büyülü bir aynaydı bu ve müthiş bir yansıtma gücü vardı. Böyle bir olmasaydı dünya hala bataklık ve balta girmemiş ormanlardan ibaret olurdu. Savaşlarda zafer kazanıldığı duyulmazdı. Hala geyiklerin iskeletleri ile kırık koyun kemiklerini birbirine sürter çakmak taşı verip koyun derisi ya da gelişmemiş zevkimizi hangi basit süs eşyası tatmin edecekse onu alırdık... Çar ve Kayzer ne taç giyerler ne de tahttan inerlerdi. Uygar toplumlarda hangi işe yararlarsa yarasınlar, bütün şiddet ya da kahramanlık eylemlerinde aynalar gerekirdi. İşte bu yüzden Napoleon da Musollini de kadınların erkeklerden aşağı olduğunda bu kadar ısrarcıdırlar. Eğer onlar aşağıda olmasalardı kendileri büyüyemezlerdi. Bu da çoğunlukla kadınların erkeklere gerekli olduğunu kısmen de olsa açıklamaya yarıyor. Ayrıca erkeklerin kadının eleştirisi karşısında ne kadar tedirgin olduklarını, aynı eleştiriyi yapan bir erkeğin verebileceğinden daha fazla acı vermeden, erkeği daha çok öfkelendirmeden kadının, bu kitap kötü, bu resim zayıf filan demesinin nasıl olanaksız olduğunu da açıklamaya yetiyor. Çünkü eğer kadın gerçeği söylemeye başlarsa aynadaki görüntü büzülür; erkek hayata uyum sağlayamaz olur. Kahvaltıda ve akşam yemeğinde kendini olduğundan bir kat daha büyük göremezse hükümler vermeye, vahşileri uygarlaştırmaya, yasalar koymaya, kitaplar yazmaya, süslenip ziyafetlerde nutuk çekmeye nasıl devam eder? ... Ana görüntüsü çok önemli çünkü zindeliği besler, sinir sistemini harekete geçirir. Kaldırın o görüntüyü, o zaman erkek ölebilir, tıpkı kokainsiz kalan kokainman gibi.
- Nasıl da düştük! Yanlış kurallar yüzünden, Ve Doğa'daki değil de Eğitim'deki budalalar nedeni, Engellenmiş, aklımızın her türlü gelişmesi, Kafasız olmamız isteniyor, tasarlanan bu, Ve birimiz sıyrılırsa ötekilerin arasından, Daha canlı bir hayal gücü ile; bastırılır hırsımız Öyle güçlüdür ki karşı çıkanlar bize, Korkumuzu bastıramaz umutlarımız. Lady Winchilsea
- ?Tek istediği yalnız kalıp o kitabı eline almaktı. Kendini rahatsız hissediyordu; yanında oturup ona karşı hiçbir şey hissetmediği için, kendini hain gibi hissediyordu. İşin gerçeği, aile yaşantısından hoşlanmıyordu. İnsan kendine böyle koşullarda sorardı işte, ne için yaşıyorum, diye. Neden, diye sorardı, insan ırkının devamı için bunca zahmete giriyorum? Bu o kadar da arzulanacak bir şey mi? Tür olarak çok mu çekiciyiz??
- İnsanoğlunun bağrında hiç bir tutku başkalarını kendi inandıklarına inandırma arzusundan daha güçlü değildir. Hiç bir şey kendisinin yüce saydığı bir şeyi başkasının küçümsediğini sezmen kadar insanın mutluluğunu kökünden sarsıp içini öfkeyle doldurmaz......Semti semte kırdıran, mahalleyi mahallenin mahvolmasını istemeye iten hak sevgisi değil, üstün gelme isteğidir. Her biri doğrunun galip gelmesinden ve erdemin yüceltilmesinden çok kafasının dinç olmasının ve kendine boyun eğilmesinin arayışı içindedir...
- Dünya için atmosfer neyse, ruh için yanılsama odur. O güzelim havayı dürüp kaldırırsanız bitkiler ölür, renkler solar... Gerçektir bizi mahveden. Uyanmak bizi öldürür. Düşlerimizi çalan hayatımızı da çalmış demektir.
- Ve böylece, dudaklarımızda bir görünüp bir kaybolurken zekâ dediğimiz o sert, küçük elektrik ışığı değil de çok daha derin, zarif ve gizli ışıltı, belkemiğinin ortasında, ki orasıdır ruhun merkezi, azar azar yandı. Aceleye gerek yok. Kıvılcımlar saçmaya gerek yok. Kendinden başka biri olmaya gerek yok.
- Neden erkekler şarap içerken kadınlar su içiyorlardı? Cinslerden biri o kadar varlıklıyken öbürü neden yoksuldu?
- Bir yıl içinde kadınlara dair kaç kitap yazıldığı hakkında bir fikriniz var mı? Bunlardan kaçının erkekler tarafından yazıldığı hakkında? Evrende en çok tartışılan hayvan olduğunuzun farkında mısınız?
- Cinsiyet ve doğası doktorlara ve biyologlara cazip gelebilirdi; ama şaşırtıcı ve açıklaması güç olan, cinsiyetin ?yani kadınların? aynı zamanda sevimli deneme yazarlarına, çalakalem yazanlara, lisansüstü eğitim almış genç adamlara; eğitimsiz erkeklere; kadın olmamaları dışında görünürde hiçbir niteliği olmayan erkeklere de çekici gelmesiydi.