- Gerçekten çekilen acılardan gurur duymak gerekir, her acı bize yüksek bir aşamada bulunduğumuzu anımsatır.
- "İnsanların büyük çoğunluğu yüzmeyi öğrenmeden yüzmek istemez." Yüzmek istememeleri doğal, çünkü karada yaşamak için yaratılmışlar, suda değil. Ve düşünmek istememeleri de doğal, çünkü yaşamak için yaratılmışlar, düşünmek için değil!
- Zırıltı yerine gerçek müzik, eğlence yerine kıvanç, para yerine ruh, gelişigüzel etkinlikler yerine gerçek eylem, oyun yerine gerçek tutku arayan birine bu sevimli dünya yurt olamaz...
- Kendini asla para için, rahat bir yaşam için satmamış, asla kadınlara ya da güç sahiplerine kendini peşkeş çekmemişti; özgürlüğünü koruyabilmek uğruna bütün dünyanın gözleri önünde kendi çıkarına ve mutluluğuna yüzlerce kez sırt çevirmiş, elinin tersiyle bunları bir kenara itmişti.
- 'Canavarmış' ya da 'yırtıcı hayvanmış', ne aptalca sözler bunlar! Hayvanları böyle sözlerle nitelemek doğru değil. Öyle, çokluk korkutucu yaratıklardır, ama insanlardan daha dürüsttürler.
- Bu dünyanın adamı değilim.
- En mutsuz yaşamda bile yıldızın parladığı anlar, kum ve çakıl taşlan arasında küçük çiçeklerin açtığı anlar vardır.
- "Gökyüzünden dilimler içeren şu bulutlar ülkesini görüyor musun?" dedi. "İlk bakışta insan sanır ki, en karanlık yeri, en derin yeridir gökyüzünün; ama çok geçmeden bu karanlık ve yumuşaklığın yalnızca bulutlardan oluştuğunu, tüm derinliğiyle evrenin, ancak buluttan dağların saçaklarıyla fiyortlarında başlayıp sonsuzluğun içerisine dalıp gittiğini ve bu evrende yıldızların yer aldığını anlar. Görkemli yıldızların, biz insanlar için aydınlık ve düzeni simgeleyen bu alabildiğine yüce varlıkların. Dünyanın ve gizlerinin derinliği bulutların ve siyahlığın olduğu yerde değildir, derinlik aydınlıkta ve beyazdadır. Lütfen yatmadan önce pek çok yıldızla donanmış bu körfezIere ve boğazlara bir süre daha bak, bu arada kapını çalabilecek düşleri ve düşünceleri de geri çevirme."
- Düşlere dalmış, gönlü hafif bir heyecanla kabararak biraz öne eğildi, Knulp'un bütün yüzünü göreyim derken, kalaylı kaşık elindeki tabaktan kayarak yere düştü, odanın sessizliğinde ve büyüleyici mahremiyetinde kadının yüreği yerinden oynadı.
- Düşlere dalmış, gönlü hafif bir heyecanla kabararak biraz öne eğildi, Knulp'un bütün yüzünü göreyim derken, kalaylı kaşık elindeki tabaktan kayarak yere düştü, odanın sessizliğinde ve büyüleyici mahremiyetinde kadının yüreği yerinden oynadı.