- "Kayak için gerekli kar seviyesinden söz ediyorlardı,televizyondaki haberlerde.
Orospu televizyonun çocuğu haberler! Kar seviyesi mi? Kayak için uygun!
Peki,yolları kara batmış köylerin,bir yaşındaki çocukları böcek gibi ölürken dili kıpırdamayan leşlerinin,yüz bir yaşındaki dedelerini yaşatmak için Fatiha Dağını kızakla aşıp Van yoluna çıkmaları için de uygun mu?" - " İnsanın dünya üzerindeki yaşamı bir rodeo.Hortumlar,çığlar,seller,depremler.
Elinde kürek,savaşırsın.Burası benim evim,diye bağırırsın.Siktir! Burası bir ev değil!
Burası hiçbir şey değil! Dünya insanın kabuğu değil.Burası bizim yuvamız değil.Biz yer çekimiyle dünyaya zincirlenmişiz.Kim bilir nereden kovulduk?Cennet mi? Hiç sanmıyorum! Hem de hiç! " - "Askeri uykusuzluk,uyumamak değildir.Derin uykuya hiçbir zaman geçemeden uyandırılmaktır."
- "Bir girdabın içinde usulca dolaşmak çıkış yolunu bulmanın en kolay yöntemidir. Sakin ve sabırlı olmak gerekir. İtiraz ve isyanı gülünç bulan girdaplar sadece kanı soğuk olanlara açarlar çıkış kapılarını. Zamanın olmadığı yerde geç kalmak da yoktur. On altı yaşındakilerin önlerindeki hayatsa sonsuzdur. "
- Cahil ile anarşist arasındaki fark tüy kadardır. O aradaki tüyün üzerinde durur bütün kitaplar. Ama tarihçiler üflediği zaman tozlu arşivlerin üzerine, ne tüy kalır, ne de aradaki fark. Cahil de geçmiştir sarıda , anarşist de .
- Ne ölüm, ne de hayat! Hiç biri kovalamıyor beni rüyalarımda. Hiçbirinin eli bana değmiyor. Çünkü ellerim ceplerimde hiç olmadıkları kadar. Varlığıma nedensizlikten delirdim ben. Hiçbir nedeni kendime yakıştıramadığımdan. Hepsini giydim. Hiçbiri olmadı. Hepsi dar geldi. İnansaydım herhangi birine, uğruna gerekirse dünyayı kan gölüne çevirirdim. Okyanuslar kırmızı olurdu. Pıhtılaşmış kanlardan siyah dağlar yükselirdi. Ama inanamadım. Bir türlü inanamadım.. Bütün hayat bir ilüzyon. Benim gibi. Kayra gibi..
- Çok az insan hayal ettiğini yaşar. Çok azı söylediklerini yapar. Yazar , yazdığı kahraman değildir. Balzac olmayan her şey Balzac'ın kitaplarındadır .
- İkisini birlikte yaşadığı için mutsuzdu insan. Kaldıramıyordu aynı hayatın içinde hem geceyi hem gündüzü. Onun için uyku vardı belki de. Ve onun için bu kadar mutsuzdu belki de uyuyamayan insanlar.
- Sonra birden her şey hızlandı. Aralar koptu. Günlerin, hatta bazen haftalarin hatırlanmadığı oldu ve ufuk , duvar doldu.
- Düşünceler mükemmel, ancak davranışlar kusurludur.