- yağmur aralandı mı dumanlı boğazı'na geyikler gelirmiş tahta gibi dağ köylüleri fırat'ın arkasından bazı bazı türkmenler hiç umulmadık uzun yeleli bal rengi atlarıyla yemeni yorganları ve yün yataklarıyla ve çıtırtılı ateşleriyle böcek böcek besbelli bu gece yıldızlar görünmeyecek
- Gülümse tozu gitsin yalnızlığımızın.
- Öyle ağır yalnızlığı herkese vermiyorlar.
- Biter mi hiç insanın kendine soracakları..
- Gazi Mustafa Kemal "parantezi" bir kenara bırakılırsa, Türkler devletlerini düşmanlarına karşı fevkalade koruyabiliyorlar da müttefiklerine karşı koruyamıyorlar . s.236
- YALNIZLIĞI DENEMEK sevmek insanın yüreği kadar küçükse büyüğünü taşıyamazsın yalnızlığı da dene oldu olacak nasıl yankılanır derinden derine iyi midir kötü mü çıkaramazsın insan insanı kendisi tamamlar içinde başka dışında başkasın eksikliğin fazlana elbet bulaşacak öbürü sığacak bunun derisine yoksa sabaha sağ çıkamazsın
- - Genç Türk ozanlarının en büyük talihsizliği sizce nedir? - Coşkularının akıllarını bastırması. Kimisi içerik yönünden, kimisi biçim yönünden coşkulu. Sanıyorlar ki, ağırlığı bu coşkuya verirlerse, ortaya has bir şiir çıkar. Yanılıyorlar. Şiir, heyecanla aklın dengesini içerir. Heyecan, duygusal düzeydeki izlenimleri yoğunlaştırırsa, akıl bilgi düzeyindeki verileri şiire katar. Böylece ortaya nesnel gerçeğin öznel estetik bileşimi çıkmış olur. Çocuklar, işin bilgi yanını kaytarıyor, daha doğrusu benzemeye özendikleri ustalardan kopya çekiyorlar. Ya da, bilgiyi şiirsel bilgi diye değil de, didaktik bilgi diye alıyorlar. Olur mu hiç? Öyle genç ozanlar tanıdım ki, on dokuz yaşında Marx'ı, Engels'i okumuş, Bayburtlu Zihni'yi bilmez, ya da iyi kötü ozanlarımızı tanır, toplumsal gerçekten haberi yok. Bu İkinciler daha çoktur sanırım.
- ''bende sığar iki cihan ben bu cihana sığmazam nesimi''
- ''ah nerde gençliğimiz sahilde savruluşları başıboş dalgaların yeri göğü çınlatan tumturaklı gazeller elde var hüzün''
- ''kim kaldı ittihat ve terakki'den o jöntürkler ki -'hariçten evrak-ı muzırra celhederlerdi?- o fedailer ki barut öksürürler sakal tıraşları mavi kırmızı bıyıkları biber kim kaldı müdafaa-i hukuk cemiyeti?nden avcı ceketi körüklü çizme astragan kalpak bazen 'ittihatçı' hafif 'iştirâkiyûn' öfkeli kaşları salkım saçak kumral bıyıkları mahzun hani felaket tütün içerler ceplerinde idam fermanları bellerinde söğüt yaprağı bıçak ya millet meclisi'nde meb'us ya kuva-yı seyyare'de asker kadehlerde rakı nazlı beyaz vaniköy korusunun 'teşrinler'deki sisi gramofonda incesaz meyhane musikisi o şenliklerden heyhat kim kaldı''