- Peki zaman her acının ilacı değil miydi? Gözden ırak olan gönülden ırak olmuyor muydu? Aşk bile olsa; herşey en sonunda bitmiyor muydu? 'Bitmiyordu'..!
- ...Kalp kazanırken cümle kaybetti. Kalp kendini tuttukça cümle kendini ele verdi.Kelam yitirmekten kalp bulmaktan geldi. Cümle güzellikle muhabbeti kelam suretinde oyalarken kalp çoktan seferdeydi...(Cümle Kapısı)
- Yüzük dediğin ne ki ? Metal parçası . Bugün parmağında yarın çıkarıp attın. Oldu,bitti.
- Allah şahit, seni on iki yaş altı bir çocuğun masumiyetiyle sevdim. Namahremim değildin diye öptüm gözlerinden. Gözlerimden öpme ayrılmayalım, niye demedin ?
- Her sevgi insanın kendisini eşsiz hissetmesiyle başlarmış. Bense senin eşsiz olduğunu hissettim. O yüzden benim ruhuma düşen şey senin de ruhuna düştü biz ikimiz bir ırmak köprüsünün korkuluklarına yaslanmış suya bakarken ve şairliğim tuttu. Sandım ki çoktum, bir oldum. Eğriydim, doğruldum. Yitiktim bulundum.
- Sevda dediğin ne ki? Tarifsiz bir tanışıklık duygusu. Sebepsiz bir gülümseme arzusu. Rüzgâr esti. Mantonun düğmelerini iliklerken sen de bana gülümsedin. Sen bana gülümsediysen bu sana değil bana bir şey katmış demekti. Acaba? Bu ümit bile yetti.
- "Aşk çok şeymiş ama onun da mânası hâline göreymiş. Aşk olsaydı kıvamı bozulmazmış. Bir kalbi buraya, kalpsizlik toprağına savurmazmış. Onunki aşk değilmiş başka bir şeymiş. Aşk değil tenmiş. Sen değil benmiş. Sevda değil hışımmış. Belâymış. Kerbelâymış...Ve haklıymış Âdem. Haklıymış habercilerin ilki. Belâ aşktan büyükmüş. Allah hepsinden."
- Kore mi? Evladım orası da neresi ?
- Aşk gelir geçer , evlilik ise ömür boyu sürerdi .
- Korkma...Kimse aşktan ölmez .O işler sadece masallardadır.Bir de romanlarla filmlerde.Hangi ateş sonsuza kadar yanmış ki ?