- Sf: 156
- Sf: 166
- Sf: 174
- Sf: 241
- Sf: 148
- Dedim ya hayat işaretler verir diye... Ama okuyabilirseniz...
- Şairin söylediği gibi, "herşey gidiyor, bir tek o, dostluk, hep yanıbaşımızda kalıyor."
- Çok sonraları bir keresinde şöyle yazmıştı: "Ne zamandır artık hayatın puslu, soğuk bir sonbahara döndüğünü sanıyordum. Seni gördükten sonra birdenbire güneşli bir sabaha uyandım. Şimdi dünyanın neresine gidersem gideyim, hangi mevsimde olursak olalım, seni düşündüğüm zaman (hayır, yanlış söyledim çünkü senin yüzün, gülüşün hep benim yanımda) hep güneşli, ışıltılı bir gün yaşıyorum. Acaba benim için dünyanın ışığını değiştirdiğinin farkında mısın?"
- ? Yazık ki insan, hayatın, hızla ileriye sarılan bir görüntüler kuşağı, bir an sonra geriye bir kez daha bakmasına bile izin vermeden bitebilecek bir oyun olduğunu, ona verilmiş bu bilinmez zaman parçasında karşısına çıkan rastlantıların içinde onu en çok mutlu edenleri bulduğu an, geriye kalan her şeyi boş vermek gerektiğini bilse de, yapamıyor. ?
- Birileri daha büyük evlerde otururken ötekiler daha küçük evlerde oturuyor, herkes daha büyük bir evde oturmak için çabalıyor ama sonunda herkes ancak kendi sığacağı kadar küçük bir toprak parçasına gömülüp unutuluyor. Hepsi buydu. Bütün bir hayat buydu işte.