- Sen olsaydın yapmazdın biliyorum. Ama herkes senin gibi her zaman sahici olanı, yaşamını küçük mutluluklarla dolduracak, ölümün görüntülerinden kendini uzaklaştıracak, sonradan yürekte yerleşip kalan o saplanmaları duymayacağı bir yaşamı önceden kurgulayamıyor. Belki bir gün, suskunlukların, tutsak edilmiş düşlerin kişiyi nasıl böyle dönülmez sınırlara sürüklediğini anlarsın.
- Çocukluk günleri uzaklarda kaldı, uzun zaman her şeyin bir düş olduğuna, yeniden başlayabileceğimize, işte şu unutulan sesin, bir kez görülüp istenmiş bir yüzün, geri dönmeyecek olanın hep yeniden başlayacağına, bir gün bu düşün biteceğine inanmıştım. Sonra ne oldu? Bir gün aynaya bakınca ne gördüm ben?
- "Herkes aşık olmanın ortak dilini bulup yazmaya çalışıyordu.
Ama aslında bu kadar basitti işte: Birini öptüğünde salıncakta sallanır gibi hissediyorsan aşıksın." - Şairin söylediği gibi, "her şey gidiyor, bir tek o, dostluk, hep yanıbaşımızda kalıyor."
- "Gökyüzü gibi bir şey bu çocukluk / hiçbir yere gitmiyor."
- Sanki bana hala, bir insanı istemenin, sevmenin en son noktası buymuş gibi gelir. Birini yemek istemek!
- İnsan kimi seveceğini seçebilir mi?
Seçemiyormuş. - ...Çünkü hangimiz günün birinde karşımıza çıkan beklenmedik bir rastlantının, masallarda küçük kahramanımızın karşılaştığı ve bütün macerayı başlatan o sihirli işaret olduğunu anlayabiliriz ki? Bunun nasıl bir rastlantı oldığunu düşünüyorum ve kalbim deli gibi çarpıyor. Sanki yanlış bir şey yapmışım gibi... Sanki hep beklenen ama ne olduğu bilinmeyen bir müjde gelmiş gibi... Sanki bir anda kalabalığın karşısında çırılçıplak kalmışım gibi...
- "Eğer, hayatımızın herhangi bir an'ına gidip orada sonsuza dek kalacaksınız deseler yalnızca iki şeyden birini seçmek isterdim. Biri, o çocukluğun bahçesindeki ağacın dalına asılı salıncakta sallanırken...
Öteki, bütün hayatım boyunca en çok sevdiğim adamla öpüştüğüm ilk gün...
Herkes aşık olmanın ortak dilini bulup yazmaya çalışıyordu.
Ama aslında bu kadar basitti işte: Birini öptüğünde salıncakta sallanır gibi hissediyorsan aşıksın." - Sormak isteyip de soramadıklarımızı, tam söyleyecekken vazgectigimiz sözleri, bir başka zamana erteledigimiz hayalleri, o an için bizi engelleyen bir şey yüzünden hep pişmanlık duydugumuz ne varsa yaşamak için bir şans daha verilseydi...