- ''Aydınlıklarda bir şeyler bulmak bir şey anlatmaz. Çünkü sırlar karanlığın bağrındadır.''
- Ben ölümlü olmaktan, yok olmaktan sıyrılarak sonsuz yaratılışın aynasına kendimi çok yakın hissediyor ve ilahi bir ışıkla kendi benliğimin tadına varmaya çalışıyorum.
- Ah! Felsefeyi, ilahiyatı, hukuku ve tıbbı çok heyecanlı bir çalışma ile ve esaslı bir şekilde tahsil ettim. Ama ben yine zavallı bir deliyim ve yine eskisi gibiyim. Bu kadar tahsil görmeme rağmen eskisinden daha akıllı değilim!
- Binlerce kitap mı okumak gerek, görmek için insanların her yerde birbirine eziyetini
- ''Bu hayal peşimi bırakmıyor.Uyanıkken,uykuda,hep içimde o var.Şimdi,şuracıkta gözlerimi kapatsam,içimdeki görme gücünün toplandığı aklımda onun kara gözleri beliriyor.Bunu tarif edemem sana.Gözlerimi kapatınca onun gözleri beliriyor hemen.Bir deniz,bir uçurum gibi önümde ve içimde duruyorlar.Bütün benliğimi kaplıyorlar.''
- Karşısındakine açılan büyük bir ruhu görmek kadar dünyada gerçek ve içten bir sevgi yoktur.
- İnsanın başkalarını kendine göre değerlendirmesinin ne kadar ahmakça olduğunu her gün daha fazla anlıyorum. Kendimle bu kadar çok meşgul olduğum ve şu kalbim fırtınalı pek fırtınalı olduğu için... Ah, varsın başkaları istedikleri gibi kendi yollarından gitsinler, yeter ki onlar da beni rahat birakabilsinler.
- İnsan kaderi denen şey, acılara sonuna kadar katlanmaktan ve kadehini son damlasına kadar içmekten başka nedir ?
- İnsan, şu yüceltilen yarı-tanrı nedir ki ? Tam da en muhtaç olduğu noktada kuvvetlerinin eksikliğini hissetmez mi ? Sevinç içerisinde yüzdüğü yahut ıstıraba battığı zaman, her iki halde de büsbütün sonsuzlukta kendini kaybetme iştiyakiyla dolup taştığı bir anda, o soğuk ve hissiz şuuruna dönmek zorunda kalmıyor mu ?
- Evet, böyledir. Tabiat sonbahara doğru yol alırken benim de içimde ve etrafımda sonbahar oluyor. Yapraklarim sararıyor, komşu ağaçların yaprakları dökülmege başlamış bile.