- Mutluluğun tek bir türü vardır, ama mutsuzluk
binbir şekilde ve büyüklükte gelebilir. Tolstoy'un
dediği gibi: Mutluluk masal, mutsuzluk ise
öyküdür. - Mutluluğun tek bir türü vardır, ama mutsuzluk
binbir şekilde ve büyüklükte gelebilir. Tolstoy'un
dediği gibi: Mutluluk masal, mutsuzluk ise
öyküdür. - Dünyadaki çoğu insan kanıtlanabilir gerçeğin peşine falan düşmez. Gerçek denilen, çoğu durumda senin söylediğin gibi güçlü bir acıyı da beraberinde getirir. Dahası çoğu insan acıyı beraberinde getiren gerçeği falan aramaz. İnsanların gereksinim duyduğu, kendi varlıklarının biraz daha derin bir anlamı olduğunu hissettirebilecek hoş, rahatlatıcı öykülerdir. İşte o yüzden din dediğin şey var olabiliyor.
- Eğer kendimi koyverirsem, bir daha eskisi gibi olamam. Un ufak olurum... Ve sonunda da buharlaşırım.
- Örneğin, senin yanındayken, şimdi olduğu gibi, hiçbir şeyden korkmam. Başıma kötü ya da can sıkıcı şey gelemez.
- Çünkü ben olayları, sözcüklere dökmedikçe anlayamayan o yeteneksiz insan türündenim.
- Artık onun yüzünü bile anımsayamaz olmuştum.
- Gözlerine iyice bakıldığında, öylesine duruydu ki insan şok geçiriyordu adeta. O zamana değin farkına varamamıştım bunun. Düşündüm de, zaten gözlerine bakma olanağını hiç bulamamıştım ki!
- -Niçin geldik buralara?
-Sen geldin. Ben de senin ardından yürüdüm, o kadar. - Ne kadar çabalasam da birbirimize söylediklerimizi anımsayamıyordum bir türlü.