- Doğu'da kızlar, kadın doğar. Ecellerinden önce ölürler.
- Manzaradan değildi cam kenarını sevmesi. Yanında bir insan az olması demekti. Öğreniyordu Derda. Ne kadar az, o kadar iyi.
- İnsanları çaresiz bırak, iç organlarından roket yaparlar!
- Türkiye caza benzer. Bir sonraki notanın ne olduğunu tahmin edemezsiniz. Ve bu yüzden dinlemeye devam edersiniz.
- Hayatta kimseye hiçbir şeyi tam olarak anlatamayacağını anlamıştı. Biri için ölüm kalım meselesi olan, diğerinin gözünde toz kadardı.
- Acı dedim. Adama gözeneklerini bile hissettiriyor. Güldü. Bir hıçkırık gibi...
- Bu cümle, yazmayı öğrendiğimin kanıtıdır.
- ?Seni az seviyorum ? dedi Derdâ. ?Ben daha az? dedi Derda. Bir daha da konuşmadılar.
- İnsanları çaresiz bırak, iç organlarından roket yaparlar!
- Ben sadece fazlasıyla ciddiye almıştım, küçükken babamın bana birini üzdüğümde söylediği o sözü. "kendini karşındakinin yerine koy" ve ilk başlarda bunu o kadar çok yapmıştım ki, bir gün dönüş yolunu yani kendimi bulamadım.'