- Eğer yıldızlar insan olsa, gökyüzü onlara dar gelir , sigmazlar. Eğer balıklar insan olsa, nehirler ve denizler onlara yetmezdi. Bunu ben mi sana söyleyim enesay. Al onları, apar onları. Varsın onlar korpecik iken , temiz yürekli, kötü emeller ve kötü niyetlerle lekelenmemis iken, temiz vicdanları insanların çektiği azaplarla dolmadan, kendileri de başkalarına acı çektirmeden , bizim iğrenç dünyamızı terk etsinler. Al bunları apar bunları ey ulu enesay
- İnsanın mutlu olması ve bu mutluluğu başkalarına da vermesi bazen ne kadar kolay oluyor ! Diyordu. Hep böyle, evet tam o anda olduğu gibi yaşamalıydi insan. Ama gerçek hayat bu değildi. Mutluluğun yani sıra peşini hiç bırakmayan, insanın ruhunu bütün hayatını allak bullak eden felaketler, mutsuzluklar da vardı. İşte şimdi de, torunu ile kendisinin en mutlu oldukları şu anda bile, sevincinin tadını çıkarmasına engel olan bir kaygı da kemiriyor du içini. Mesela şu orizkul... ne planlar kuruyordu
- "Bunca 'iyi' var mıdır bu dünyada, bunca 'iyi'? Bunca kötüyü bağışlar mı bu dünya, bunca kötüyü?"
- "Bunca 'iyi' var mıdır bu dünyada, bunca 'iyi'? Bunca kötüyü bağışlar mı bu dünya, bunca kötüyü? Hayır, bağışlamaması gerek, bağışlamamak... Sizi temin ederim ey bulut gibi uçan yaratıklar, ey kaderin düşünce iyeleri, bağışlanmaması gerek."
- "Insan birini seviyorsa, bu sevginin gerçek boyutu ancak ayrılık sırasında anlaşılır."
- "Halkını felaket içinde bırakıp giden bir insan, istese de istemese de onun düşmanı olur."
- "İşte bu yüzden insan, yaşadıkça, deniz kadar, gökyüzünün sonsuzluğu kadar yüce ve güçlü olacaktır. Çünkü düşünceler sonsuzdur. O öldüğü zaman, bir başka insan onun düşüncelerini daha ileriye, sonra bir başkası ondan da ileriye götürecek ve bu, sonsuza kadar böyle sürüp gidecektir."
- "Düşleriyle o, gökyüzüne çıkıyor, denizlerin dibine inebiliyordu. İnsanın yüceliği, ölünceye kadar hayatla ilgili düşünüp düşlemesindedir."
- Zaman kimseyi kayırmaz, her canlı yaşlanır, her şey eskir.
- İnsanların savaşa gitmek için düştükleri yollarda acılar, acı yakarışlar kalıyordu...