- Hayat ona, hazır sular akarken elleri yıkamanın akıllıca bir iş olduğunu pek çok tecrübeyle öğretmiş bulunuyordu...
- "Az ilerdeki elma ise mart güneşine aldanıp çiçeğe erken durmuş, ani bastıran soğukla don yemişti. Dudaklarına alaycı bir gülümseme gelip yerleşirken, tıpkı bizler gibi, diye düşündü Ahmet Reşat, azıcık ışık görünce hemen sevinen ve sonra da elleri böğründe kalan, enayi elma ağacı..!"
- Tuhaf bir mahluktu insanoğlu. Belki en büyük gücü, başka çıkar yol olmadığını hissettiğinde, araziye uyum sağlamasıydı..
- "...hepimiz gönlümüzde sevgimizle doğuyoruz... Vatan sevgimizle, evlat sevgimizle, ana-baba sevgimizle, aşkımızla.
- "Kozasından çıktımıydı tırtıl, kozaya geri giremez artık..."
- ?İnsanlar sevdikleri veya mukaddes addettikleri kimselerin kusurlarına karşı kör olur.."
- Ters giden bir şeyler varken, hayat yolundaymış gibi nereye kadar yaşanabilir..?
- Kimseyi kırmamak, üzmemek şartıyla, her şeyi dene. Bir gün çekip giderken, geride ne aklın kalsın, ne de senin yüzünden kırılmış bir yürek...
- ...Peşinden koştuğu gerçek zenginliğin, dış dünyanın görkemli vitrinlerinde değil de insanların iç alemlerinde bulunduğunu öğrenecekti..
- 'Büyükler yalan söyler mi baba?' diye sormuştum hayretle. 'Yalan demeyelim buna, insanlar iyi bilmedikleri ve korktukları şeyleri abartırlar,' demişti babam.