- Bütün insanları Tanrı yaratmıştı.İnsanlar Tanrıya yakarmak için değişik yollar bulmuş,değişik dinlerle etiketlemişlerdi bu yolları.Tanrı herkesin tanrısıydı.Aylin de dinleri ne olursa olsun,bütün insanları seviyordu.
- ...tanışmak istediği insanlara çekinmeden gidip kendini tanıtması gerektiğini,böyle davranmanın hiç ayıp olmadığını öğrenmişti.
- Tıpkı savaş gazisi babasının anlattığı gibi...Gecenin içinde bir ateş! Gecenin içinde bir,iki,üç ateş,beş ateş,on ateş...Ateşler...Kolları,bacakları kopmuş,kafaları uçmuş gövdeler,cesetler...Bitli,aç,sefil insancıklar...Yaralı,sıska hayvanlar,bakımsız,besinsiz,anasız babasız,saz benizli çocuklar,insanlıktan çıkmış kadınlar,parası,işi,evi,sağlığı ve umudu kalmamış erkekler...
- " Ancak eceli gelen ölür beyim, " dedi şoför.
Tarık,Türk insanının ruhuna sinmiş bu kaderci görüş karşısında ürperdiğini hissetti. - İnsanları inançlarından dolayı aşağılamanın ne kadar ilkel bir davranış tarzı olduğunu düşündüğü için bağışlamamıştı babasını.
- "Ben de kalkıp gitmeliyim buradan. Anıların arasında dönüp dolaşacağıma, ayağa kalkmalı, silkinmeliyim. Torbamı, çantamı toparlayıp yollara düşmeliyim evime doğru. Penceresinde kimsenin yolumu gözlemediği, bir kedinin dahi beni beklemediği evime gitmeliyim. "
- Neler ummuştuk oysa
Uzun seferine çıkarken
alacakadanlığında
bilinmezlerin - Ne kadar aldatıcıydı görünen ile esas gerçek. Bulutlar kucaklayıcı görüntülerine rağmen sağlam zemin değildiler.
- Birbirine karşıt iki olgu var sadece, biri umut diğeri ölüm! Bu ikisinin dışında her şey ayrıntı! Her şey geçici!
- Telefonu kapatınca ayağa kalkıp,zafer kazanmış komutan edasıyla gerine gerine dolandı odanın içinde Yusuf.Suttan Hanım'ın haylaz diye bellenen küçük oğlu, tahsili,terbiyeli ve çok kıymetli büyük oğlundan daha iyi idaer ediyordu Şelale Un Fabrikasını.Zaten bu gerçeği gördüğü için değil miydi, artık Meclis'te olmamasına rağmen Kerami'nin Bozova'ya gelmeyip deAnkara'kalması.