- Kısacası cesaret, bilinmeyen için bilineni riske etmektir; tanıdık olmayan için, tanıdık olanı;konforsuzluk için, konforlu olanı; bilinmeyen bir varış noktası için, herkesin bildiği göç yollarını terk etmek demektir. İnsan başarıp başaramayacağını asla bilemez. Bu bir kumardır. Ama hayatın ne olduğunu sadece kumarbazlar bilir.
- Cesaret anlamına gelen courage kelimesi çok ilginçtir. Kalp anlamına gelen Latince cor kökünden gelir. Courage sözcüğü kalp anlamındaki cor kökünden gelir, yani cesur olmak,kalple yaşamak demektir. Ve korkaklar, sadece korkaklar, kafalarıyla yaşar. Korktukları için etraflarında mantıktan oluşan bir güvenlik duvarı yaratırlar. Korkularıyla her kapı ve pencereyi kapatırlar. Kavramları, kelimeleri, teorileri ve dinbilimleriyle, bütün boşlukları kapatır ve bu kapalı kapılar arkasında gizlenirler.
- Yaşayan bir insan, gerçekten yaşayan bir insan, her zaman bilinmeyene doğru gider. Tehlike vardır, ama o bu riski alır. Kalp her zaman risk almaya hazırdır, kalp kumarbazdır. Kafa ise bir işadamıdır. Kafa her zaman hesaplar; çok kurnazdır. Kalp hesapçı değildir.
- Deneyimlerini, enerjini, sevgini ve mutluluğunu paylaşmak onlardan kaçmak veya kurtulmaya çalışmak demek değildir. Tam tersine ne kadar çok şey paylaşırsan o kadar çok şey kazanırsın. Bu sıradan ekonomiye benzemez. Sıradan ekonomide paylaştıkça kaybedersin; manevi ekonomide ise paylaştıkça kazanırsın. Sıradan ekonomide cimri olman gerekir, ancak o zaman zengin olabilirsin...biriktirir, asla paylaşmazsın. Manevi ekonomide ise cimri davranırsan elindekini de yitirirsin. Elde ettiklerin ancak paylaştığın sürece canlı kalabilir; bu yaşayan bir deneyimdir. Paylaşıldıkça dinamik hareket sürer.
- bazen öyle anlar gelecek ki, bir anlığına da olsa huzur, sessizlik, meditasyon, sevgi ve mutluluğu yakalayamayacaksın. Ama umudunu yitirme. Belki senin kristalleşebilmen, güçlenebilmen için öyle anlar gerekiyordur. Yalnızca her şey yolunda gittiğinde değil, her şey ters gittiğinde de minnettar ol. Her şey kötü giderken minnet duyabilen kişi gerçekten minnettar bir kişidir; minnet duymanın güzelliğine ermiştir. Onun için her şey sonsuza kadar ters de gidebilir ama minneti öylesine dönüştürücü bir güçtür ki her şeyi değiştirecektir.
- ..tek başına olmak müthiş bir güzellik ve mutluluk; sessizlik ve huzur; varoluşun içinde rahat olmak olarak göreceğimize onu yalnızlıkla karıştırıyoruz.
- Zihin bir kargaşadır; hiç berraklık yoktur. Ve zihin daima kalabalıktır, daima bulutludur; asla açık gökyüzü değildir, bulutsuz, boş değildir. Zihin böyle olamaz. Zihnini berraklaştıramazsın; zihnin doğasında böyle olmak yoktur. Zihin berrak olmadığı durumda kalacaktır. Zihni geride bırakabilirsen, aniden zihni aşar, ondan çıkabilirsen, berraklık başına gelir. Sen berrak olabilirsin ama zihin olamaz. Berrak zihin diye bir şey yoktur; asla olmamıştır ve asla olmayacaktır. Zihin berrak olmamak, kargaşa demektir. Zihnin yapısını anlamaya çalış ve o zaman bu teknik senin için berrak olacaktır. Zihin nedir? Daimi bir düşünce süreci, daimi bir düşünce alayı... İlgili, ilgisiz, anlamlı, anlamsız... Her yerden toplanmış pek çok çok boyutlu izlenim. Tüm yaşam bir toplamadır, toz toplamadır. Ve bu sürer, sürer. s.146
- Üzerinde bu geçmişle yaşayamazsın;her an o kadar taze ve narindir ki tüm bu ölü yük onu öldürecek.Öldürüyor!Geçmişin sürekli şu anını öldürüyor ve şu anın öldüğünde de sırtındaki ağırlığın bir parçası olur.Canlıyken senin bir parçan değildir;öldüğünde,geçmişin tarafından öldürüldüğünde senin olur,o zaman senin bir parçandır.
- Psikanaliz ve astroloji;astroloji bir şekilde geleceği belirlemek ister ve psikanalist de geçmişi yeniden yapmak ister.Her ikisi de bilim değildir.Her ikisi de imkansızdır ama her ikisinin de milyonlarca takipçisi vardır.
- Gelecek saf potansiyeldir;gerçekleşmediği sürece ondan emin olamazsın.Geçmiş saf gerçekleşmedir;olmuştur.Artık onunla ilgili bir şey yapılamaz.Bu ikisinin arasında,şimdiki zamanda insan durup bu iki imkansızlığı düşünür.