- Yazarların yalnız insanlar oldukları söylenir. Bana kalırsa iyi bir okur, bir yazardan daha yalnızdır. Kitabı'nı alır ve bir kuytuya çekilir. Ne için? İçine, hayalhanesine, kalbine, ruhuna bakabilmek için. Ne için? Üzerine düşünülmemiş bir hayat boşuna geçirilmiş bir Hayattır. Hayatını gözden geçirmek için. Içindeki titreşimleri anlamak, yorumlamak, anlamlandırmak için.
- İyi bir okur yalnızdır. Çünkü malayani Konuşmalar onu bunaltır. O hayat ve kainat üzerine Düşünmeye alışmıştır artık. Insanlarla ilişkilerinde seçicidir artık. Arkadaş bulması, arkadaş olması zorlaşmıştır.
- Okudukça iyileşir yaralarımız.
- Çünkü hayat gibi bAhar da zevk almamız için var değil ki. Bahar, tefekkür ve temaşa zamanı. Sevinçli Kalpler de, Hüzünlü Kalpler de tefekkür edebilir. Belki ikincisi daha da fazla.
- Insan insanın en büyük sorusu,derdi tasası olur. Hayat en çok insanlarla ağırlaşır, darlaşır
- Ve koşarsın koşarsın Güneş i yakalamak için ama Güneş batmakta ve dolanmakta sana tekrar Görünmek için.
- Birisi seni seviyorum dediğinde, aslında o da O'nun sende tecelli eden Cemal, Kemal ve İhsanını seviyordur. Seni severken O'nu seviyordur aslıda. Allah'ı sevmek, O'nun Marziyatını yapmaktır.
- İnsanın onsuz yapamayacağı şey, Rabbinin rahmetidir. O'nun rahmeti de her an vardır ve ebedî olarak var olacaktır. O zaman, insan için herşey vardır.
- İnsanlar herşeyin harika yaratıldığı bir evrende, kendilerini ve çevrelerindeki objeleri değersiz olmakla suçluyorlar. Böylece şiddetin en şiddetlisini uygulamış oluyorlar.
- Ancak hiçbir varlıktaki özellikler onun kendisine ait değildi. Güzel bir yüzdeki güzellik yokluktan yaratılmıştı. Güzel bir yüzü severken, ona hayran olurken, aslında hayran olunan o güzelliği Yaratan değil miydi? Yaratıcı adına sevilmeyen her güzellik, her yetenek boşa gitmiş, tükenmiş, övülüp bitmişti.