- Ben hayatın içinde bir yerde gizli bir oda gibiydim ve birşeylerden kaçtığı,sıkıldığı zaman gelip anahtarıyla kapıyı açıyor, belki de kendisini rahat hissettiği bu odada oturmayı seviyordu.
- İçimde birşey... Ağlamak gibi birşey...Bir ürperti...Üşü mek gibi... Bu sıcakta hem de...
- Aşk,birinin sizi bırakıp gitmesinden korkmak mı acaba ? Gidip de gelmezse hayatınızın yarım kalacağını düşünmek mi? Çünkü o yaz böylesine mutluyken içimde bilmediğim tanımadığım bir korku belirmişti. Belki de çok öncelerden kalan. Unuttuğumu sandığım ... Bir gün herkesin beni bırakıp gideceği duygusundan hayatım boyunca kurtulamayacağımı belki de o günlerde anladım.
- Verilen bir öpücük asla kaybolmaz.
- Onu gördüm ve içimde bir şarkı caldı. Onu gördüm ve aklıma gelen ilkşey çocukluğum oldu Onu gördüm ve sanki içimdeki fırtına dindi. Onu gördüm ve daha önce bana birşey anlatamayan şiirler bir anda anlam kazandı.
- Hiçbir olağanüstülük yoktu, az sonra beni bütün yaşamım boyunca izleyecek, acılara, pişmanlıklara yol açacak, mutluluğun ne olduğunu gösterip sonra onu elimden alarak sonsuz umutsuzluğa düşürecek yolculuğu başlatan şeylerin az ötemde olduğunu gösterir hiçbir işaret yoktu.
- Sıradan günlerin basit ve huzurlu döngüsü içinde yaşayıp gidiyordum iste
- Hayaller oturabileceğiniz en büyük evdir
- Yazmak,her şeyi anlatmak,açıklamak,başkalarına göstermek gibi görünse de aslında yalnızca size ait parmak iziyle girilen gizli bir oda gibi kendinizi bir ünlemin,bir soru işaretinin,birkaç noktanın ardına gizleyebildiğiniz bir yer ve belki de yazmayı bu yüzden sevdim hep.
- Şairin söylediği gibi bir azarlanmayla ölümünü düşünürken birkaç dakika sonra herhangi bir görüntü, bir ses, uzaklardan gelen tanımaya çalıştığınız bir koku ile sizi yeni bir dünyaya çeker.