- İnsan için en güç olan, her gün insan olarak kalmasıdır.
- "Dün yaşayanlar bugün olanları bilemezler ama bugün yaşayanlar dün olanları bilirler ve yarın, bugünküler 'dünküler' gibi olacaklardır." Şu da söylenmiştir: "Bugünküler dün olanları yaşıyor, eğer yarınkiler bugün olanları unutur, hatırlamazlarsa, bu, herkes için büyük bir felaket olacaktır."
- Lütuf Tanrı'dandır ama onu değerlendirmek, sonuç almak insanların kendilerine aittir.
- Aşk, her canlı için bir ruh ihtilalidir! Çünkü onun yaktığı her şey, aynı zamanda bir rönesans, bir yeniden doğuştur!
- ''Tulpar* yüz fersah uzaktan koşup kendi sürüsüne kavuşurmuş. Öz vatanını, öz milletini kim sevmez! Tulpar: Manas destanında, Manas'ın yiğitlerine ait ünlü atlar. Görünmez kanatları olduğu söylenir.
- Konuşmacılardan hiç biri hayattan ve ölümden söz etmedi. Tâ ilk çağlardan bugüne kadar, insanların varlık ve yokluk, hayat ve ölüm hakkındaki bilgilerinin doruğu, özü olan dualarda söylendiği gibi bir söz söylenmedi. Sanki o güne kadar dünyada kimse ölmemişti ve bundan sonra da ölmeyecekti!
- O zamanlar sevmeyi de, acı çekmeyi de, ölüp ölüp dirilmeyi de bilirdi. Üzengide doğrulup vedalaşırken gözyaşı dökmeyi de bilirdi. Niçindi bütün bunlar? Şu ihtiyarlık çağında pişman olmak, boz küller altında korların sönüp gitmesi gibi, gençlik yıllarının geçip gittiğini görerek acı duymak için mi?
- Yeryüzünde işlenen bütün kötülükleri bilmek ve bunları ciddiye almak, konuya dört elle sarılmak zorundayız. Çünkü insanların felaketleri arasında bir ortak nokta, bir denge vardır ve onları birbirlerinden ayıran kötülükler, birleştirenlerden daha azdır. Yalnız bunların asıl sebeplerini bilmemiz gerek. Bütün mücadelelerimize ve çelişkilerimize rağmen bir evrensel uzlaşmayı sağlayabiliriz. Çünkü selamete, kurtuluşa açılan tek kapımız budur.
- düzgün bir Rusça ile "Biz rüyaları gerçeğe dönüştürmek için doğduk..." diye mırıldanmaktan kendini alamıyordu.
- "Söyle bana Toprak Ana, gerçeği söyle: İnsanlar savaşmadan yaşayamazlar mı?"