- Hayat olduğu sürece umut da vardır, derler.
- ?Ne güzel türküler yakarmış eskiler!Her türkü tek başına bir tarih sanki.?
- Ölüm karşısında herkes eşittir.
- İnsan kalbi böyledir: Onu kolayca dondurabilirsiniz, ama çok zor eritir, çok zor ısıtırsınız. Bazen hiç çözemeyiz o buzu. Bunun da sonucu bir sinir zayıflığı, bir sinir hastalığı olur.
- İsabiekov bekliyordu. Dakikalar, saatler yine çok uzundu. Bugün hayallerinin gerçekleşebileceği düşüncesiyle yine kutlu ve sevinci aynı anda hissediyordu. Göz ucuyla onun yanık saf, pürüzsüz yüzüne, itina ile taranmış saçlarına, düşünceye dalmışçasına inen kirpiklerine, defterine hızlı hızlı notlar alan zarif eline bakıyor ve onun gülümseyişini, "Ne kadar orijinal!" deyişini hayal ediyordu. Böyle bir mutluluk karşısında nefesi kesilecekti. Her şeyi anlatacaktı ona. Bu kızıl elmayı tam ısıracağı zaman onu nasıl hatırladığını, nasıl onu düşünmeden edemediğini, hayatta karşılaşacağı iyi ve güzel olan her şeyi onunla paylaşmak, hep onun yanında olmak istediğini, onun da kendisiyle sevinmesini, çünkü iyi ve güzel olanın tadına ancak o yanında olursa varabileceğini...
- Şimdi bu makineden sorumlu olan bendim. Traktör benim buyruğumdaydı. Birden, o perçemli sevimli kızı hatırladım. O anda yanımda olmasını öyle yürekten istiyordum ki! Ona, pelin otlarıyla kaplı bu yabanıl bozkırda, çok güzel bir ülkenin kurulacağını anlatacaktım. Buna inandıracaktım onu. Bu güzel, görkemli ülke ANARKAY olacaktı.
- Savaş kanlı çizmeleriyle insanları kırk yıl çiğneyip ezebilir, onları öldürebilir, her şeyi yakıp yıkabilirdi ama, insan denen varlığa baş eğdiremez, değerini düşürüp onu gerçek anlamda mağlup edemezdi.
- ?Oysa düşünmek ,her zaman acı veren ağır bir iştir.?
- Bir adam dünyaya getirmek ve onu yetiştirmek çok uzun zaman ister. Ama onu öldürmek çok kolaydır. Bir anda öldürürsün.
- Oysa birçokları hastalıktan değil de kendini daha büyük gösterme ihtirasından ölürlerdi.