Tavuk yumurtaları üstünde kuluçkaya yatan kartalın kartalın ne yaptığını biliyor musun, küçük adam? O, küçük kartalı yemleyip büyüttüğüne inanır fakat yumurtalardan yine civciv çıkar.Kuşkuya kapılan kartal civcivlerin kartal olacağı beklentisindedir.Ama en sonunda onlar yalnızca gıdaklayan tavuklar olurlar.Kartal bu durumu ayrımsadığında, etrafındaki bütün tavukları ve civcivleri yeme isteğini yok etmeye çalışır.
------
Bunu neden yapar biliyor musun? Bu gıdıklayan tavuklar arasında bir gün dik, yalçın kayalar üstünden yeni dünyalar fikirler keşfetmek için gözlerini ötelere dikebilecek, büyük bir kartal olacak küçük bir kartal bulma beklentisidir: Salt bu küçük umuttur kartalın civciv ve tavukları mideye indirmesine izin vermeyen. Fakat diğerleri bir kartal tarafından yetiştirildiklerini farkına varmaz; dik.yalçın kayalarda,yüksek,sisli,karanlık koyaklarda yaşadıklarını bilmezler.Gözlerini kartal gibi ötelere dikmezler.Onlar sadece kartalın getirdikleriyle beslenir,beslenirler. Yuvanın dışında fırtına ya da yağmur varsa, onun kucağında ısınır, güçlü kanatlarının altına sığınırlar onun. O korunmasız olsa da fırtınaya direnir.Fazla öfkelenirse, ondan kaçarlar bu kez ve bu öfkeli hayvanı yaralayabilmek için küçük sivri taşlar atarlar ona gördüğü bu ilk kötü davranıştan sonra, onları yemek ister kartal.Düşünür ve onlara acır.Vaktin birinde bu gıdıklayan, yiyen tavuklar arasında kendisi gibi olacak bir kartalın çıkacağı beklentisindeydi.Kartal bu umudunu hep korudu ve kartal niyetine civcivler yetiştirmeyi sürdürüyor daha.
-------
Senin bir kartal olmaya niyetin yok,küçük adam. Ve işte bu yüzden akbabalara yem olacaksın.Kartallardan korkuyor,sürülerle yaşıyorsun,küçük adam; böylece de sürülere ve yığınlara yem olacaksın, senin tavuklarında çünkü akbaba yumurtaları üzerinde kuluçkaya yattılar. Akbaba artık seni daha geniş, uzak çevrenlere taşımak isteyen liderlerindir.Onlar sana leşle beslenmeyi,tahıl kırıntılarıyla yetinmeyi ve hepsinden önemlisi "yaşa büyük akbaba!" diye bağırmayı öğrettiler.