- SOKRATES - Keşke Kriton çoğunluğun elinden en büyük kötülükleri etmek gelseydi; o zaman en büyük iyilikleri de edebilirdi: ne iyi olurdu. Oysa ikisi de elinde değil; çünkü onun demesiyle bir insan ne akıllı olur ne de budala, çoğunluk rastgele davranır...
- ?Hiçbir durumda bile bile eğri davranmamak gerektiğini mi kabul ediyoruz, yoksa bazı durumlarda böyle, başka durumlarda da tersine davranmak gerektiğini mi..? Peki, hiçbir zaman eğri olmamak gerektiğine göre, eğriye de eğriyle karşılık vermemek gerekir, değil mi..??
- "Unutmayın ki, hayatta göreceğiniz iş ne olursa olsun, erdem olmayınca, elde edeceğiniz her şeyin, yapacağınız her işin sonunda, utanç ve kötülük vardır. Ne zenginlik, zengin olan alçak bir kimseyse, ona şeref getirir; çünkü böyle bir halde, zenginlik onun değil, başkasınındır; ne de beden güzelliği ve kuvveti, kötü ve alçak bir kimsede bulunursa, yerini bulmuş olur, uygun düşer; çünkü o kimseyi daha belirli bir şekilde ortaya koyar, alçaklığını daha açık olarak gösterir. Doğruluk ve erdem dışında kalan her bilgi de düzmecedir, bilgelik değildir..."
- "Kendini saadete götüren veya yaklaştıran şartları kendi içinde arayan; bunları başkalarına bağlayarak, onların başarı veya başarısızlıklarına göre bahtını tesadüfe bırakmayan bir kimse, hayatını iyi düzenlemiş demektir. Böyle bir adam, bilgedir, merttir, akıllıdır..."
- Ben bir öğrenme meraklısıyım. Öte yandan ne kırların bana öğretebileceği bir şey vardır ne de ağaçların; bunu yapsa yapsa şehirdeki insanlar yapar.
- Aşıklar, arzuları tükendiği zaman, daha önce yapmış oldukları iyiliklerden ötürü pişmanlık duyarlar. Aşık olmayanlara gelince, onların pişmanlık duyacakları herhangi bir zaman yoktur. Çünkü iyiliği bir zorunluluk altında değil de bile isteye, gönüllerinin dilediği biçimde, güçleri yettiği kadar yaparlar.
- Her ruh bir ruhsuz varlığın sorumluluğunu üstlenmiştir, göğün her yerini dolanır ve farklı zamanlarda farklı biçimler alır. Ruh bütünüyle kanatlandırıldığı zaman göğün üstüne yükselir ve bütün evreni dolaşır; kanatları döküldüğündeyse cisimsel bir şey yakalayıncaya dek baş aşağı düşer. Topraktan yapılmış o cismi bulduğunda ona yerleşir. O şey, artık içinde ruhun gücü bulunduğundan, kendiliğinden deviniyormuş gibi görünür. Adına canlı denilen ve ruhla cisimden oluşan bu bütün, ölümlü diye bilinir. Onun ölümsüz olduğunu düşündürebilecek hiçbir kanıt yoktur.
- Çocuklarınıza mutlaka müzik ve matematik öğretiniz.
- ?Şimdi biz bir devletin yavaş yavaş doğuşunu, oluşumunu anlamaya çalışırsak, o devletteki adaletin ve adaletsizliğin de yavaş yavaş oluşumunu anlamış olmaz mıyız??
- ?Demokrasinin esas prensibi, halkın egemenliğidir. Ama milletin kendini yönetecekleri iyi seçebilmesi için, yetişkin ve iyi eğitim görmüş olması şarttır. Eğer bu sağlanamazsa demokrasi, otokrasiye geçebilir. Halk övülmeyi sever. Onun için, güzel sözlü demagoglar, kötü de olsalar, başa geçebilirler. Oy toplamasını bilen herkesin, devleti idare edebileceği zannedilir. Demokrasi, bir eğitim işidir. Eğitimsiz kitlelerle demokrasiye geçilirse oligarşi olur. Devam edilirse demagoglar türer. Demagoglardan da diktatörler çıkar.? ______________ [Platon, Devlet]