- ... en çok beklediğinin de, gelse bile bir gün, hiçbirzaman beklediğin anlamda gelmeyeceğini bilerek...
- "Kendin olmayı yeniden öğrenmen gerek ? yılar yılı unuttun onu yalnızca: Bunu da "koşullar"a, "hayatın akışı"na, "sorumlulukların"a falan bağlamaya kalkışma ? bahane bulmaya çalışma: Sendin, sendeki asıl senin anlamını, önemini, değerini gözardı eden : korkaklıkla işin kolayına kaçan...O işte şimdi hesabını soruyor o sahici senin, senden : ne yaptın sen sana?!.."
- "Bunca yıl yaşadın; zaman oldu, anlamlı yaşadığını bile sandın; ama, anlayamadın yaşamının anlamını ? sana kendi anlamıyla gelmedi yaşamın. Ancak,şimdi,işte..."
- "Çünkü, yıkıma yönelmiş yaşamının bölük-pörçük olması, temelde ilişkilerinin ? en temelde de, en önemli ilişki saydığın sevginin (sevgilerinin) ? eksik, dağınık, güdük olmasından dolayıydı: İçine düşüp sürüklendiğin akıntıda, ayağını yere basmağa; çıkılacak bir taş ya da tutunacak bir dal bulmağa çalışmaktı sevgi(ler)inden dolayı yaptıkların. Şimdiyse, güvenli çünkü eksiksiz; dingin çünkü bilinçli; aydınlık çünkü bütünlüklü olabilecek sevgi eylemlerin ? anlam ve anlama ?anlayış ve anlaşma olacak."
- "Hani çiçekler vardır-sanarsın,hep tomurcuk kalacaklar (öylesine uzun sürmüştür ki gelişmeleri, serpilmeleri, olgunlaşmaları); oysa, gün gelir, inanamadığın bir hızla, pırıl pırıl açıverirler ya-işte öyle: birdenbire geliverir yaşamının anlamı. Yıllar sürer, çünkü, o küçücük tomurcuğun gelişmesi, sonra çiçeklenmesi; sonra olgunlaşması, meyveye duracak hale gelmesi. Yıllar ve yıllar... Meyve: olgunluktan çürümeye geçiş olacaktır; ama, yokluktan varlığa da... Yaşamdan ölüme; ama, bir o kadar da, ölümden yaşama..."
- Dünya ne ise oydu. Ben de ne isem o oldum. Uyuşamadık, hepsi bu.
- "İnsan bir şeyi yazabiliyorsa, bu anlamlıdır insan, çünkü anlamsız yazamaz."
- Yaşamının inişleri çıkışları olacak gerçi (bir gün öyle, bir gün böyle?); ama göreceksin ki, yaşayacağın temel oluşum, düşüş olacak: yeteneklerinin daralması; yapabileceklerinin azalması; yaşama yürüyüşünün tık-nefes kalması ? yaşam yolunun kısalması? Yaşarken, sürekli, düştüğünü göreceksin- çeşitli yüksekliklerden çeşitli derinliklere? Yaşamın, düşüşün olacak. Ama bu demek değildir ki yaşamın boşunaydı; önce yükselip sonra düşerek, bir hiç oldu: Zaten, bu yüksekliklere çıkıp, bu derinliklere düşmen, senin yaşamının getirdiği zorunluluktu ? sen, sen olarak, ancak ve zorunlu olarak, o yüksekliklere çıkıp, ancak ve zorunlu olarak, o derinliklere düşebilen olacaktın ? oldun da, oluyorsun da, daha da olacaksın. Yaşamın, zaten, buydu; bu olacak ? sen zaten, busun; bu olacaksın. O yükseklikler ne denli yüksek, o derinlikler ne denli derin olmuşsa, olacaksa, yaşamın da o denli yüksek; o denli derin olmuş ? olacak- demektir. Yaşamın, yüksekliklerin ile derinliklerin arasında gidip gelecek. Yaşamın, yüksek ve derin olacak.
- Felsefe, kişinin baş edemediğiyle boğuşmasıdır.
- hem bütün o eski hayallerin teker teker - ama, harıl harıl -, parlıyor gözünde, hem de, o yıllar boyu özlemlerini kırıp yıkan gerçekler, sıraya girmiş, geçit resmi yapıyorlar, önünde! -