- Eski el yazmalarına yapılmış bu ince ayrıntılı minyatürler, bize geçmişte yaşanıp gitmiş hayatların geçiciliğini, zaten her şeyin çoktan unutulmuş olduğunu birkaç ayrıntı hatırlayıp, hayatın ve tarihin anlamını kavramış olduğumuzu sanmanın ne boş bir gurur olduğunu hemen öğretirdi.
- Babasız büyürsen alemin bir merkezi ve sınırı olduğunu anlamaz, her şeyi yapabileceğini sanırsın... Ama bir süre sonra ne yapacağını bilmez, dünyada bir mana bulmaya çalışır, sana hayır diyecek birini aramaya başlarsın.
- Uzun bir süre kimseyle konuşmadım; içime dönüm. Dünya ile arama uzaklık koydum. Dünya güzeldi, içim de güzel olsun istedim. İçimde bir suçluluk, hatta kötülük yokmuş gibi yaparsam, yavaş yavaş kötülüğü unuturdum. Böylece hiçbir şey olmamış gibi yapmaya başladım. Hiçbir şey olmamış gibi yaparsanız ve gerçekten de hiçbir şey olmuyorsa, hiçbir şey olmaz sonunda.
- Gencliginde bir ideal için birlikte heyecanla kitap okuduğu kızla daha sonra evlenmek, babama göre en büyük mutluluktu.Bir başkasının mutlulugundan söz ederken babam bir keresinde anneme böyle söylemişti.
- Kasabanın ışıkları gözükmüyordu; gök lacivertti ama yıldızların ışıltısı sanki alemi turuncu yapmıştı. Biz de sanki bu alemde koskocaman bir portakalın üzerine oturmuş, karanlıkta uyumaya çalışıyorduk. Göğe çıkıp yıldızların ışıltısına ulaşmak yerine, şimdi üzerinde uyuduğumuz toprağın içine girmeyi hayal etmemiz doğru muydu?
- Uzun bir süre kimseyle konuşmadım; içime döndüm. Dünya ile arama uzaklık koydum. Dünya güzeldi, içim de güzel olsun istedim. İçimde bir suçluluk, hatta kötülük yokmuş gibi yaparsam, yavaş yavaş kötülüğü unuturdum. Böylece hiçbir şey olmamış gibi yapmaya başladım. Hiçbir şey olmamış gibi yaparsanız ve gerçekten de hiçbir şey olmuyorsa, hiçbir şey olmaz sonunda.
- Yıldızların hepsinin kafamdaki bir düşünce, bir an, bir bilgi, bir hatıra gibi olduğunu hissettim. İnsan hepsini aynı anda düşünemiyor ama görebiliyordu. Aklımdaki kelimelerin, aklımdaki hayallere yetişememesi gibi bir şeydi bu. Kelimeler duygularıma yetişemiyor ve yetersiz kalıyorlardı.
- Demek ki duygular, şu karşımdaki ışıl ışıl parıltılı gök gibi aslında birer resimdiler. Bütün alemi hissediyordum da sanki onu düşünmem daha zordu.
- Hiçbir yerdeydim ve her yerdeydim ve bu yüzden de bana öyle geliyor ki dünyanın var olmayan merkezindeyim...
- ''Babasını öldüren, annesiyle yatan, Sphinks'in kördüğümünü çözen Oidipus! Bu üçlü yazgının anlamı nedir? İranlılar arasında yaygın eski bir inanca göre, yüce bir bilge fücurla peydahlanmalıdır. Nietzsche, Tragedya'nın Doğuşu