- 17. Yüzyılda kimbilir kaç kez tekrarlanmış bir söz vardı: 'Yaşam bir tiyatrodur...'
- Hep yanında taşımak zorunda kaldığı bir bedene sahip olmadan önce de var mıydı ruh..?
- " Bir zamanlar, ayaklarının kırkını da müthiş bir hünerle kullanarak çok güzel danseden bir kırkayak varmış. Ormandaki tüm hayvanlar bu kırkayağın dansını izlemeye gelirler ve her seferinde onun dansedişine hayran kalırlarmış. Ama onun bu dansedişini beğenmeyenler de varmış. Bunlardan biri de kurbağaymış? Ne yapsam da kırkayağın böyle güzel dansetmesini engellesem diye düşünüp duruyormuş. Güzel dansetmiyorsun dese olmazmış. Ben senden daha güzel dansederim dese hiç olmazmış. Düşünmüş, taşınmış, güzel bir plan hazırlamış. Oturup kırkayağa bir mektup yazıp, göndermiş. ? Eşi benzeri olmayan saygıdeğer kırkayak kardeşim ! ? diye başlamış mektuba ? sizin benzersiz danslarınızın naçiz bir hayranıyım. Müsaadenizle sizden şunu öğrenmek istiyorum. Nasıl böyle güzel dansedebiliyorsunuz.? Acaba önce 13.sol ayağınızı, sonra da 27. sağ ayağınızı atarak mı dansa başlıyorsunuz? Sonra da 11.sağ ayağınızı kaldırıp, 35.sağ ayağınızı mı indiriyorsunuz? ? İmza naçiz hayranınız kurbağa. Kırkayak mektubu alır almaz nasıl dansettiğini düşünmeye başlamış. Önce hangi ayağını attığını..? Ondan sonra hangi ayağını kaldırdığını? ve sonunda kırkayak dansetmeyi bırakmış? Bu bize aklın yaratıcılığı nasıl engelleyebileceğini gösteren güzel bir örnek. Bazen kulaklarımızı tıkamalıyız ve isteklerimizi, hayallerimizi yüceltmeliyiz....
- Yaşayan bir gezegeniz biz Sofie..! Evrende yanan bir güneşin etrafında dönen büyük bir yelkenliyiz. Ama herbirimiz de yaşam denizinde yelken açmış, genlerle yüklü bir gemi. Eğer bu yükü bir sonraki limana ulaştırabildiysek, boşuna yaşamadık demektir...
- Evet, sevgili insan, sen kimsin ki Tanrı'yla çekişmeye kalkışıyorsun. Hiç eser kendisini yapan ustayla beni niçin yapıyorsun diye konuşur mu? Aynı topraktan bir çanağı güzel, bir diğerini değersiz yapmak çömlekçinin elinde değil midir..?
- "İnsanlar bazen aklı başında değil diye cezadan kurtulur, 'suçu işlediği an'da ya da genel olarak 'aklî dengesi yerinde olmayan' kişiler olarak kabul edilir bunlar. Ama duygusuzluk nedeniyle cezadan kurtulmuş kimse yoktur." "Yok bir de olsaydı.!"
- "...Çünkü yalnızca erkek değildi kadını ezen. Kadın kendi hayatından sorumlu olmaktan vazgeçerek kendi kendini de eziyordu..."
- Soru soran insanlar en tehlikeli olanlardır hep.Cevap vermek o kadar tehlikeli sayılmaz.Bazen tek bir soruda bin cevaptan daha fazla patlayıcı madde bulunur.
- Not:Akıl ve vicdan bir kasla karşılaştırılabilir.Kullanılmayan bir kas da yavaş yavaş güçsüzleşir.
- İyi irade Tanrı'nın eseridir,kötü irade ise ''Tanrı'nın eserinden uzaklaşma,gerilemedir.