- Eh, biraz üzülüyorum elbette. Tabi... Ama çok değil. Yani, daha henüz kafama dank etmedi galiba. Böyle şeylerin kafama dank etmesi biraz zaman alıyor.
- -Oğlum, geleceğin hakkında hiç mi düşüncen yok?
-Şey, elbette bazı düşüncelerim var. Tabii var. Ama pek fazla yok sanırım. Pek yok, sanırım. - Bir kitabı okuyup bitirdiğiniz zaman, bunu yazan keşke çok yakın bir arkadaşım olsaydı da, canım her istediğinde onu telefonla arayıp konuşabilseydim diyorsanız, o kitap bence gerçekten iyidir.
- Gece geç saatlerde New York'ta birinin kahkaha atması dehşet verici bir şeydir. Millerce öteden duyabilirsiniz. Bunu duyunca yalnızlığınız daha da artar, moral diye bir şey kalmaz insanda.
- Benim derdimde bu işte; bir şeyim kaybolunca hiç umursamıyorum; küçükken annem buna çok kızardı. Bazı herifler kaybettikleri bir şeyin peşinde günlerce koştururlar. Kaybedince üzüleceğim bir şeyim olmadı hiç
- Benim derdim de bu işte; bir şeyim kaybolunca hiç umursamıyorum; küçükken annem buna çok kızardı. Bazı herifler kaybettikleri bir şeyin peşinde günlerce koştururlar. Kaybedince üzüleceğim bir şeyim olmadı hiç.
- Hayat tabii ki bir oyundur, evladım. Hayat, kurallara göre oynanması gereken bir oyundur.
- Hayat tabii ki bir oyundur, evladım. Hayat, kurallara göre oynanması gereken bir oyundur.
- Bir kitabı okuyup bitirdiğiniz zaman, bunu yazan keşke çok yakın bir arkadaşım olsaydı da, canım her istediğinde onu telefonla arayıp konuşabilseydim diyorsanız, o kitap bence gerçekten iyidir. Ama öylesi pek bulunmuyor.
- Sakın kimseye bir şey anlatmayın. Herkesi özlemeye başlıyorsunuz sonra.