- "Ve gece yazdığın mektup orada işte,nasıl okunabileceğini aklım almıyor,bir göğüs havayı solumak için böyle nasıl daralıp genişliyor,aklım almıyor,senden nasıl uzak kalınır,aklım almıyor."
- Bizim yaşamımız öyle bir yaşamdır ki bir çocuk hafiften yürümeye ve çevresini az buçuk ayırt etmeye başlar başlamaz tıpkı bir yetişkin gibi kendi başının çaresine bakmak zorundadır. Ekonomik sebeplerle dağınık yaşamak zorunda kaldığımız bölgeler çok geniş, çok fazla düşmanımız var ve bizim için hazırlanan tuzakları önceden görmek çok zor -çocuklarımızı var olma savaşının içinden çekip alamayız, eğer bunu yapsaydık onların vakitsiz ölümlerini hazırlamış olurduk.
- Her ne kadar onun ufak bedeninin özel bir hassasiyete sahip olduğunu itiraf ediyor olsam da, biz, işçilerden oluşan bir halkız ve Josephine bizden biri. Eğer bedenimizdeki çürüklere dayanarak topallamaya kalkışsaydık, bütün bir halkın topallaması asla durmazdı.
- İnsan aslında sahip olduklarının bilincinde olmayan bir kapitalist.
- Bazen sanki kurşundan yüklerim varmış ve bir anda beni denizin derinliklerine çekecekmiş gibi hissediyorum, beni yakalamak yada 'kurtarmak' isteyen biri de sadece beni bırakıyor, güçsüzlükten yada çaresizlikten değil sadece kızgınlıktan.
- Kişi yorgun olunca, bencil de oluyor. (sayfa 100)
- Yalnızca aptal oldukları için bu denli kendilerinden emin konuşabiliyorlar. Dengim olan bir insanla konuşacağım birkaç sözcük, her şeyi bunlarla yapılacak en uzun konuşmalarla karşılaştırılamayacak ölçüde aydınlatacaktır.
- Kuşku altında olan için hareket, hareketsizlikten iyidir, çünkü hareketsiz duran, kendisi de bilmeksizin, hep bir terazinin kefesinde olabilir ve günahlarıyla tartılabilir.
- Düşünceleri fazla dikkate almamalısın. Yazı değişmez, düşünceler ise çoğu kez sadece yazı karşısındaki aczin ifadesidir.
- Senin çok seyrek görülen, özellikle güzel, sessiz, hoşnut, olumlayıcı bir gülümseme tarzın da vardır ki, yöneldiği kişiyi çok mutlu edebilir. Çocukluğumda bu gülümsemelerden payımı aldığımı çok açık bir biçimde hatırlayamıyorum, ama almış olmalıyım, çünkü sana henüz masum göründüğüm ve senin büyük umudun olduğum bir zamanda bunu benden niye esirgemiş olasın ki?