- Bir isim, bir aidiyet, bir geçmiş, bir gelecek ve hayali bir yaşamöyküsü bulmuştu kendine. Gerçek, yani onun gerçeği, eski zaman kadınlarının giydiği iç etekler gibi kat kat derinlerde saklanmış değildi. O, söylediği bütün yalan ve uydurmaların toplamından ibaretti.
- "Yüksekleri hedefleyen kızlar fena batar" diyordu herkes. Bu doğru olsa bile, sonunda tökezleyip düşse ve hayalleri bir kelebeğinkilerden daha kısa sürse bile, gene de tırmanmaya değmez miydi?
- Gülmeyi unutmuş ya da belki hiçbir zaman tam öğrenememiş biri gibi, titrek dudaklarını incecik araladı ve gülümseyerek, "Git Elena" dedi. "Allah yolunu açık etsin çedo moe." Çedo moe: (Bulgarca) Evladım.
- Ruhum! Belki bu akşam artık Son akşamım olacak. Aşkım içimde kaldı.
- Hem vaktin tek sahibi Allah'tı. İlahi zamanın ismi dehr idi. Ölümlüler için dayanılmaz uzunlukta olan bir süre, O'nun için göz açıp kapayana kadar geçerdi.
- "Doğada başka hiçbir tür, insan kadar kibirli, açgözlü ve bencil değildir" diye devam etti Kaptan, sesini yükselterek. "Başka hiçbir cins birbirinin emeğinden kar edinmeye çalışmaz. Kapitalist sistem yoksulların varsıllarca sömürülmesi üzerine kurulmuştur. Siz, ben, küçük dostumuz ve ailesi, hepimiz halkız! Soylu ayaktakımıyız! Eli yüzü kirli emekçileriz!"
- Allah biliyor ya, kaç kez dua ettim kavuşalım diye. En çok da bugün istedim, şimdi. Burada olsaydın başımı dizlerine koyardım. Derdim ki, üşüyorum, düşüyorum. Sen de sarılırdın bana. Tutardın...
- Yüreğimde bir dolu birikmiş laf var.
- Keşke tekrar çocuk olabilseydik, senle ben. Dilek çeşmelerinden para çalardık. Şimdi bildiklerimizi bilseydik eskiden, başka türlü olurdu, değil mi?
- Bu damda bir berbat günler vardır, bir de o-kadar-berbat- olmayan günler. Sonra bir de üstünden -tren-geçmiş günler. Adına rağmen bu sonuncular en kötüsü değildir. Üstünden-tren-geçmiş günler, aşırı yorgunluktan uyuyamadığın gecelere benzer. Öyle zamanlarda bitkisel hayata girer, hiçbir şey yapamaz, hissedemez, düşünemezsin. Odun gibi cansız. Moralin bozuk olsa da fark etmeyecek kadar donmuşsundur. Birileri elinden tutar ya da kimse tutmaz. Her iki durumda da umursamazsın. O-kadar-berbat-olmayan günlerse idare eder sayılır. En beteri berbat günlendir- insanın canını acıtan, ruhunu yaralayan. Takvim yetersiz bir icat. Dedikleri gibi zaman uçup gidiyorsa eğer, uçuş hızı hep aynı değil ki. Keşke haftanın her gününü ayrı değerlendirmenin bir yolu olsaydı. Mesela o-kadar-berbat-olmayan bir günü beyaza boyar, bir puan verirdik. Üstünden-tren-geçmiş günler kırmızı ve iki puan olurdu. Berbat bir gün de siyah ve üç puan.