- Yaşam nedir ki, yaşam dediğinize değer bir şey kalır mı ortada, zevki çıkardığınız anda? İşte alkışlıyorsunuz. Çünkü biliyorum ki, hiçbiriniz bu sözüme karşı çıkacak kadar bilge ya da daha çok deli -affedin, çok fazla bile demek istiyordum- değilsiniz. (...) Ama Juppiter aşkına, bana şunu söylesinler, zevk olmadan, yani delilik baharatını katmadan bir ömrü üzüntüsüz, neşeli, latif, leziz, kasvetsiz geçirmek mümkün mü?
- Odi puerulum praecoci sapientia: Zamansız olgunlaşan veletten nefret ederim.
- Brabant halkı için söylenen şu deyiş de çok yerinde: Yaşlılık başka insanlara akıl kazandırırken, Brabantlılar yaşlandıkça akılsızlaşır. Ama yaşamın genel akışında onlar kadar neşeli, yaşlılığın hüznünü onlar kadar az hisseden ikinci bir halk yoktur.
- ...Iuppiter, insanoğlunun yaşamı tümüyle kederli ve acımasız geçmesin diye akıldan çok ne kadar tutku bağışlamış demek ki? Kıyasladığınızda, adeta kumsalda bir kum tanesi. Dahası, aklı kafanın daracık bir köşesine sığıştırmış, bedenin kalanını tutkulara bırakmış. Sonra tek başına duran aklın karşısına zorba mı zorba iki tiran dikmiş; birisi gönlün kalesini ve yaşam pınarı kalbi ele geçiren öfke, diğeri bedenin en aşağı uzvuna kadar her yana hükmeden şehvet. Bu iki askeri güç karşısında aklın ne kadar sağlıklı kalabildiğini insanların sıradan yaşamı bize yeterince kanıtlar; akıl yapabileceği tek şeyi yapar ve boğuk boğuk bağırır, görgü kuralları vazeder; o zaman bu ikisi kralın eline idam ipini tutuşturup git kendini as dercesine iğrenç şekilde çığlık çığlığa bağırır, ta ki yorgun düşen kral savaşı bırakıp da teslim olana kadar.
- Bir Yunan atasözü şöyle der: Mor elbise de giyse, maymun yine maymundur.
- Öyleyse soruyorum, kendisinden nefret eden adam başkasını sevebilir mi? Kendisiyle anlaşamayan kişi başkasıyla anlaşabilir mi? Kendisinden bile bıkmış usanmış kişi başkasına keyif verebilir mi? Buna göre insan, Delilikten daha deli değilse, bu sorular karşısında sadece susar.
- Bilgeyi bir akşam yemeğine davet et de gör, ya hüzünlü sessizliğiyle ya da sıkıcı sorularıyla herkesi canından bezdirecektir.
- Ama sırf yaşamdan yoruldukları için hızla ölüme koşuşturan insanlar kimler? Bilgeliğin kapı komşusu değil mi her biri?
- Başınıza taş düşerse bu sahiden kötüdür; ama utanç, şerefsizlik, ayıp ya da hakaret, ancak sen aldırırsan kötü olur. His yoksa kötülük de yoktur.
- Deliliğe tutunmak zavallılıktır diyorlar, yanılgıya düşmektir, kandırılmaktır, cahilliktir diyorlar. Hayır, tam tersi, insan olmaktır. Niçin zavallılık diyorlar, hiç anlamıyorum, çünkü böyle doğdunuz, böyle yetiştiniz, böyle eğitildiniz; hepinizin ortak paydası bu.