- Bihakk-ı Hazret-i Mecnun izale eyleye Hak Serimde derd-i hıredden biraz eser kaldı İzzet Molla "Başımda akıl derdinden hala biraz eser var. Onu da Hakk teâlâ Hazret-i Mecnûn'un hakkı için izale eder, kaldırır da cünûn ikliminde rahata ererim."
- Şöhret, âfet olduğu kadar da vesile-i rahmettir.
- Bütün büyük adamların maiyetlerinde çalışanlara daima elbiselerini ve öteberilerini vermeleri bu yüzdendir. Roma İmparatorları, krallar, büyük diktatörler hep kendileri gibi düşünsünler diye eşyalarını dostlarına hediye ederlerdi. Hatta Osmanlı hükümdarlarının, vezirlerinin kürk ve kaftan ihsan etmeleri de bu yüzden olsa gerektir.
- Hayat ne kadar gariptir? On sene evvel her yaptığımızı beğenen, öven, geniş teşkilâtımızı dünyaya bir örnek gibi gösteren gazeteler, vaktiyle o kadar dostum olan, gerek resmi? kokteyllerimize, gerek basın toplantılarımıza can atan gazeteler şimdi aleyhimize yazmadıklarını bırakmıyorlar.
- O bana hiçbir şeye sahip olmadan, hiçbir şeye aldırmadan yaşamayı öğretti.
- Kul kusursuz olmaz.
- Bazen düşünürüm, ne kadar garip mahluklarız? Hepimiz ömrümüzün kısalığından şikâyet ederiz; fakat gün denen şeyi bir an evvel ve farkına varmadan harcamak için neler yapmayız?
- " Saatin kendisi mekân, yürüyüşü zaman, ayarı insandır... Bu da gösterir ki, zaman ve mekân, insanla mevcuttur!"
- "Maden, kendiliğinden ayar kabul etmez. İnsan da böyledir. Salâh, iyilik, Hakk'ın bize lutufla bakışı sayesinde olur. Saat de böyledir."
- "Ayar, saniyenin peşinde koşmaktır!"