- Çünkü karanlıkta koşanlar çabuk düşer.
- "Ölümü yoldaş seçenlerin ölümden başka kazanacakları zafer yoktur."
- Şahane bir aşk, çoğu zaman harcanmış bir hayat demektir.
- Insanın doğadan başka sığınacak yeri yoktur. Sonunda başladığımız yere geri döneriz. Sonunda döneceğimiz yerle irtibatı koparmamakta yarar var.
- Tekrar ile ezberi birbirine karıştırma. Ezber insanı papağan yapar, tekrar ise düşüncelerini açıklarken sırtını yaslayacağın bilgileri hafızanda tutar.
- "...Hepsi, olmayan bir dünyayı vaat ediyor bize. Ama şu an yaşadığımız dünya gerçek; sadece zenginlikler değil, yoksulluklar da gerçek. Açlıktan ölen çocuklar gerçek, hastalıklar gerçek, savaşlar gerçek, giderek daha mutsuz olan insanlık gerçek. Yeryüzünün her sabahında insanlar gözlerini böyle bir hayata açarken, bunca acımasızlık, bunca yoksulluk, bunca umutsuzluk varken, perdenin öteki tarafındaki cenneti düşünerek yaşamayı ben kendime yediremiyorum Karen. Böyle bir cennet olsa bile kendime yediremiyorum. Ben iyiliği, sadece iyilik olsun diye yapmayı seviyorum, kötülükten kaçınmaya, kötü olmadığım için yapmayı istiyorum. İyi olduğumda birinin bana ödül vermesi ya da kötü olduğumda birinin beni cezalandırmasından korktuğumdan değil. İyi olmak için bir efendiye ihtiyacımız yok kızım. İyilik de kötülük de içimizde, bizimle beraber doğdu, bizimle beraber yok olacak. Önemli olan yaşarken neyi seçtiğin, hem de cennet ödülü ya da cehennem cezası olmadan. Hem de ölüp gideceğini bile bile. Perdenin ötesi diye bir yerin var olmadığının farkında olarak. Üstelik senden sonra gelecekleri hiç kıskanmadan, üstelik biz görmesek de onlar daha mutlu olsun diye çabalayarak. Benim payına düşen de buymuş, teşekkürler hayat diyerek. Bence yaşamak bu kadar basit, aynı zamanda bu kadar güzel, bu kadar heyecan verici. Bütün mesele sahiden alçakgönüllü olabilmekte."
- Kalbin attığı sürece vücut iyileşebilir. Oysa ruhun bir kez darbe aldı mı, o yara dikiş tutmuyor. Sonuna kadar kendi kendine kanamayı sürdürüyor.
- Semtlerin eski isimleri unutuluyor, şehir hızla geçmişinden koparılıyor. Oysa şehirler de insanlar gibidir, geçmişlerini unuturlarsa, tarihlerinden koparılırlarsa kişiliklerinden de koparılırlar. Hiçbir özellikleri kalmaz. Birbirine benzeyen, sıradan insanlar gibi olurlar.
- Değişimin en büyük düşmanı önyargıdır.
- Gözaltına alındığında çocukluğundan bu yana düşlerini işgal eden kabuslarin gerçekleşeceğini bilmiyordu. Ama gerek birinci şubedeki yetmiş sekiz gün, gerekse iki ayrı tutukevinde geçirdiği otuz dört aylık süre boyunca öyle işkence türleri ve ölüm biçimleriyle karşılaştı ki, bu vahşetle yaşayamayacaklarını anlayan bilinçaltındaki vampirler, hortlaklar ve kara dünyanın öteki yaratıkları yenilgiyi kabul ederek sessizce ortalıktan kayboldular...