- Tedbir, tesadüfu tesirsiz hale getirir.
- Hayat bir oyuna gelmeme oyunudur... Huhucan
- Bu dünyada musibetler gelip bizi bulmaz; durumu müsait olanlar musibetlere uğrar . Psikolog kedi rahatcan
- İlkokul beşinci sınıfta, sınıflarından bir kıza aşık oldu Cemil. Tabii bunu kimseye söylemedi. Kızın adı Gülşen'di. Çevresindeki hemen herkesle en azından içinden lades oynadığı halde, Gülşen'le hiç lades tutuşmadı. "İnsan sevdiği kişiyi kandırmamalı" diye düşünüyordu. Daha sonraki yıllarda Cemil Gülşen'i unuttu. Ancak büyüdüğünde bu olaydan çıkardığı dersleri unutmadı. Bir, birini sevdiğini unutmak istemiyorsan, onunla etkileşiminden bir kar elde etmeyi unutmalısın. İki, sevdiklerimizi aklımızda tutmak, bazen ladesli olduğumuzu aklımızda tutmaktan daha zordur. Ve üç, sevdiklerimizi kandırmak, onlara karşı dürüst olmaktan her zaman daha kolaydır. Ne yazık ki. Belki de şöyle bir slogan olmalı: "Sevince ladessiz sevmeli".
- Vazgeçmeyin. Bir şeyden ilk kez vazgeçtiğinizde rahatlarsınız; ikinci kez vazgeçtiğinizde alışkanlık olur.
- Roman başlıyor, haydi rastgele, ne çizilecekse rast çizile! Roman başlıyor, bir cetvel verin elime, daha önce eğrilik değmemiş olsun yüreğine.
- Uçmayı unutmuş kuşlar gibiydik, bir açıp bir kapayıp kollarımızı, teker teker birbirimize sarıldık ve ağlıyorduk.
- Bu dünyadaki yazarlar, nerede kenarda köşede kalmış bir gerilla, Koçero benzeri unutulmuş bir eşkıya varsa, bulup çıkarırlar, allayıp parlatıp gözüne sokarlar okuyucunun ya da hiç yaşamamış adamları yaşadı gösterip yaşamın gerçeklerini anlatmaya, varolmamış insanlardan söz edip okuyucunun varoluş düzeyini yükseltmeye çabalarlar. Kısacası kendilerini, gölgesi olmayan bir Karagöz'ün güneşi sanırlar.
- ?Bazılarımız bazen ve sanırım çok azımız da her zaman dört elle yapışırız yaşama. Fark ederek, hissederek, anı yaşayarak yaşarız; bazılarımız ise adeta parmak ucuyla tutar yaşamı. Bir sandalyeye, koltuğa veya bir sedire, kendimizi bırakarak, yayılarak yerleşmek de mümkündür, eğreti bir şekilde oturmak da? Benzer şekilde, yaşama bütün varlığımızla, varoluşumuzla yerleşmek de mümkündür, eğreti bir şekilde ucundan ilişmek de?Bir at, üstüne tam yerleşmeyen süvariyi nasıl üstünden atarsa, yaşam da kendine tam yerleşmeyenleri, bir anlamda yeterince uyum sağlayamayanları üstünden atar, devre dışı bırakır.?
- Cümlelerinize ''Ama'' diye başlamayın. Mazeretler mazur göstermez, yalnızca mahcup eder insanı.