- O zaman hayatı, aşkı, ölümü, felsefeyi, edebiyatı 140 karakterlik tweet'lerle ifade eden bir kuşakla konuştugumu daha derinden kavradım. Aramızdaki uçurum kapanmayacak cinsteydi...
- Müzik, edebiyat gibi duyguları anlatmıyor, bizzat yaşatmak amacını güdüyordu. Bu da işe yaramaz bir şeydi, çünkü benim duyguları yaşamaya değil öğrenmeye ihtiyacım vardı.
- Bu dünyada nereye gitsen doğanın güzelliği ve insanoğlunun zalimliği karşına çıkıyordu.
- Yüzüne yayılan ifadeyi görünce, mutluluğun insanı biraz aptal gösterdiğini düşündüm.
- Ne yazık ki bizde, özellikle son zamanlarda şiir, sanki duygusal güzel sözler söylemek olarak anlaşılıyor. İnternette dolaşan bazı saçmalıkların altında büyük Şairlerin adını yazarak, anılarını kirletiyorlar.
- Kan her şeyi kirletir, en kutsal amaçları bile...
- "Her insan bedeninin çürüyeceğini bilir ve bundan korkar" dedim. "Ama çoğu insanın ruhu gövdesinden önce çürür; nedense bundan kimse korkmaz!"
- "Peki sizin ayrıcalığınız ne?" diye soruyor.
"Çok basit" diyorum. "Okumak, sadece okumak. Okuyan insan, dünyanın aklına yaslar sırtını. O zenginlerin arkadaşları birkaç finansçı, üç beş holding yöneticisi. Üstelik içtenlikten her zaman şüphe duyulan ilişkiler içindeler. Oysa benim dostlarım dünyanın gelmiş geçmiş en akıllı ve en yaratıcı insanları; Aristoteles, Platon, İbn Rüşd, Faulkner, Homeros, Nietzsche, İbn Haldun... Bunları hangi maddiyatla bir tutabilirsin?" - o zaman hayatı, aşkı, ölümü, felsefeyi, edebiyatı 140 karakterlik twet'lerle ifaade eden bir kuşakla konuştugumu daha derinden kavradım. aramızdakı ucurum kapanmayacak cınsteydi...
- "Onca sayfa okunur mu hiç ya? Özetlerine baktım.
Bunları söylerken kucağındaki iPad'i işaret ediyordu.
O zaman hayatı, aşkı, ölümü, felsefeyi, edebiyatı 140 karakterlik tweet'lerle ifade eden bir kuşakla konuştuğumu daha derinden kavradım. Aramızdaki uçurum kapanmayacak cinstendi."