- Arren, gökyüzünün önündeki meyve bahçelerinin kömürleşmiş ağaçlarına ve adanın kara yıkıntısına baktı; yüzünde katı bir ifade vardı. "Ağaçların günahı neymiş?" dedi. "Kendi suçları yüzünden otları cezalandırmak zorunda mıydılar? İnsanlar çok vahşi, başka insanlarla bir alıp veremedikleri var diye toprakları ateşe vermiş olmalılar."
- "Sevgi, acının içinden geçme yollarından yalnızca biri, bazen yanılıp ıskalayabilir. Acı hiçbir zaman ıskalamaz."
- Erkeğin istediği özgürlüktür. Kadının istediği mülkiyettir. Seni ancak başka bir şeyle takas edebilirse serbest bırakır. Bütün kadınlar mülkiyetçidir..
- "Bütün duvarlar iki anlamlı ve iki yüzlüdür. Neyin içerde neyin dışarda olduğu, duvarın hangi yanından baktığınıza bağlıdır..."
- ?Düşünceler baskı altına alınarak yok edilemez. Onlar ancak dikkate alınmayarak yok edilebilir. Düşünmeyi reddederek - değişmeyi reddederek...?
- "Galiba sanatçısınız." dedi adam açık bir küstahlıkla... "Hayır, yalnızca .... bir görüşte tanırım..!"
- Bütün duvarlar iki anlamlı ve iki yüzlüdür. Neyin içeride, neyin dışarıda olduğu, duvarın hangi yanından baktığınıza bağlıdır.
- Hiç kimse cezayı kazanmaz, ödülü de...Aklınızı kazanmak, hak etmek gibi fikirlerden arındırın, ancak o zaman düşünebileceksiniz.
- Bütün duvarlar gibi iki anlamlı, iki yüzlüydü. Neyin içeride, neyin dışarıda olduğu, duvarın hangi yanından baktığınıza bağlıydı.
- Feodal dönemlerde aristokratlar oğullarını üniversiteye göndererek Üniversite üzerinden üstünlük taslamaya çalışıyorlardı. Bugünlerde ise durum tersine dönmüştü: Üniversite insan üzerinde üstünlük sağlıyordu. Shevek'e gururla İeu Eun'da verilen burslar için rekabetin her yıl arttığını, bunun da kurumun gerçek demokrasisini kanıtladığını anlattılar. "Kapıya bir kilit daha asıp adına demokrasi diyorsunuz," dedi.