- Onunla mutlu olabileceğine inanıyordu, artık bi araya gelmeleri imkansız göründüğü halde.
- "Geçmişin sadece hatırlamaktan zevk aldığınız kadarını düşünün."
- "Samimiyet numarası yapmak yeterince yaygın... her yerde görüyorsun. Ama gösterişsiz, plansız şekilde içten olmak... herkesin karakterinin iyi yanını alıp daha da iyi yapmak ve kötü yanından bahsetmemek... sadece sana has."
- Ne çektiğimi kimse bilmez. Bu hep böyledir. Şikayet etmeyene acımazlar.
- Samimiyeti pekiştiren zaman veya fırsatlar değil, sadece mizacimizdir. Kimi insanlar için birbirini tanımaya yedi yıl yetmezken, kimi insanlar için yedi gün fazladır.
- Okumak kadar tatlı bir şey yok! Diğer her şey insanı kitaptan daha çabuk yoruyor. Bir gün kendi evim olur da mükemmel bir kütüphanem olmazsa vay halime!
- Hiçbir şey beni istemediğim bir şeyi yapmak kadar yormaz.
- Onun sevgisini kıskanıyordu, sevgisini hissetmeyi artık umut etmese de. Ondan haber almak istiyordu, ona ulaşmanın hiçbir imkanı olmadığı halde. Onunla mutlu olabileceğine inanıyordu, artık bir araya gelmeleri imkansız göründüğü halde.
- Gerçekten sevdiğim çok az insan var; hele ki hakkında iyi şeyler düşündüğüm insanların sayısı daha da az. Dünyayı ne kadar iyi tanırsam hoşnutsuzluğum o kadar artıyor. Her geçen gün, insanların kişiliklerinin tutarsız olduğuna ve görünüşe ne kadar az güvenebileceğime dair inancımı pekiştiriyor.
- Okumak gibisi var mı? İnsan kitap okumanın dışında, her şeyden kolayca bıkabiliyor! Kendi evim olduğunda zenin bir kütüphaneye sahip olmazsam, çok mutsuz olacağım doğrusu.