- Hepiniz birer gevezeden ve farfaracıdan başka bir şey değilsiniz! Küçücük bir acınız olsa, on paralık yumurtası için ortalığı birbirine katan tavuklara dönersiniz! Üstelik burada bile başka yazarların düşüncelerini çalansınız! Ruhlarınızda bağımsız bir yaşamdan iz bile yok! İspermeçten yapılmış yaratıklar! Damarlarınızda da kan yerine serum dolaşıyor! Hiçbirinize inanmıyorum! İlk işiniz, ne pahasına olursa olsun insana benzememektir.
- Şu anda cebimde on beş altınım var. Bu işe on beş guldenle başladığım günler oldu! Dikkatli oynarsam... Ah, hâlâ akıllanamadım! Küçük bir çocuk gibiyim! Nasıl oluyor da yıkılmış bir insan olduğumu anlayamıyorum! Peki ama neden eski kişiliğimi bulamıyorum? Evet! Her şey bir kerecik dikkatli, temkinli oynamama bağlı! Sadece bir kere kişiliğimi bulabilirsem, bir saat içinde tüm yaşantımı değiştirebilirim. Önemli olan kişilik. Ruletenburg'da, talihe yenildiğim son dakikada olanları hatırlasam yeter. Ah, ne kararlı bir tutumdu o! Bütün paramı vermiştim, hepsini...
Fyodor Mihayloviç DOSTOYEVSKİ, Kumarbaz(Sf.239) - Her şeyi tersinden gören gözlerinde sizinle ben tembel, uyuşuk, bezgin bir yaşam sürmekteyizdir, ona göre hepimiz alınyazımıza küskün, yaşamayı yük sayan insanlarız.
- Arada bir kendime "Hayallerin nerede?" diye soruyorum. Ama başımı sallayıp, "Yıllar ne çabuk geçiyor?" demekten başka çarem kalmıyor.
- Mutsuz olduğumuz zamanlar, başkalarının mutsuzluğunu daha bir derinden duyarız. Böyle zamanlarda duygularımız incelip güçleniyor.
- Şunu bütün ciddiyetimle belirteyim, pek çok kez bir böcek olmayı istemişimdir. Ne yazık ki, buna bile erişemedim. Baylar, yemin ederim, her şeyi fazlasıyla anlamak bir hastalıktır; hem de tam anlamıyla, gerçek bir hastalık.
- Tükenmeyen hayalin sonunda yorulduğunu, sonu gelmez gayretten tükendiğini hissedersin, çünkü ne de olsa olgunlaşırsın, eski ideallerini geride bırakırsın, ideallerin küle, yıkıntıya döner; eğer başka bir hayat yoksa, o zaman hayatı bu yıkıntıdan inşa etmek gerekir.
- Mutsuzken başkalarının mutsuzluğunu daha iyi hissederiz; duygular parçalara ayrılmaz, birleşirler...
- Benim yaşam biçimim şudur: Sizlerin yarı yolda bıraktığınız şeyleri sonuna kadar götürmek yalnızca. Ayrıca, siz korkaklığınıza ölçülü davranmak adını veriyor ve böylece kendi kendinizi aldatıyor, avutuyorsunuz. Ben ise sizden daha canlı bir insanım demek ki...
- Önce biraz ağladılar, ama alıştılar şimdi. Aşağılık insanoğlu her şeye alışır!