- ZORBA : Zorbanın zorbalıklarını hicvettiği için hayatından olan dilli heccavın kellesi , meydanda ki kazığın üzerinde günlerce asılı kaldı. Gelen baktı , giden baktı , bir bakan bir daha baktı , çünkü zorbanın iktidarı seyirlik bir iktidardı.
- ZÜHRE : Derler ki , ask da unutulurmus her şey gibi. Hemde yaşanıp bittikten , soğuyup küllendikten sonra değil , tam da doludizgin devam ederken unutulurmus ask . Neyse ki , Zühre yıldızı varmış göğün üçüncü katında . Hâlen aşık olup olmadığını ve âşıklarsa kime aşık olduklarını hatırlayamayanlar göğün üçüncü katına çıkıp Zühre yıldızının elindeki ask aynasına bakarmış. Baktıklarında gördükleri yuz , aşık olduklari kişinin yüzü olurmuş. Derler ki , bazıları sadece zifiri karanlık görürmüş aynada . Böylelerinin hafızalarından şüphe etmeleri yersizmiş. Çünkü tekleyen hafızaları degil yürekleriymiş.
- Zifiri bir halka idi toprak, Yıldızlara sığınırdı bazen...
- Korktu. Gidip de varamamaktan değil, varıp da dönüş yollarını kaybetmekten değil, dönüp de geride bıraktıklarını yerlerinde görememekten değil; bir kendini bulmaktan, bulduğundan korkmaktan korktu.
- "Görünenle yetinirsen eğer sadece tırtılı bilirsin. Çirkindir ya tırtıl, gönlünü çelmez. Görünenin ötesine geçmek istersen eğer, aradan örtüyü kaldırıp da gönül gözü ile bakarsan, kelebeği bulursun karşında. Güzeldir ya kelebek, gönlün ona akar. Lâkin gönül gözünle görürsen eğer kelebeğe değil tırtıla sevdalanırsın."
- "Devri tamam olan gelir, devri tamam olan gider. Gelen gidende saklıdır; giden gelende saklı."
- İstanbul dediğin unutkanlıklar şehri. Orada her şey suya yazılmış.
- ?Çek git? diyordu içinden bir ses, ama nereye? Yeni maceralara atılmak için yaşı geçmişti. ?Git!? diye yalvarıyordu ses, ama nasıl? Adetlerine, huylarına alışamasa da ruhunu zapt etmişti Istanbul. Rüyaları bile başka diyarda geçmez olmuştu. ?Git!? diye uyarıyordu ses, ama niye? Dünya kaynayan bir kazandı, nereye varsa insan, hep aynı düşler ve düş kırıklıkları olacaktı.
- Bunca zamandır ait olduğum mevzi burasıydı işte - onun mevcudiyetinin kıyısında kenarında bir yer.
- Nankörlük şeytana mahsustur.