- "Etrafıma baktığımda" diyor, yan camdaki yıldızların üstüne düşen siluetiyle, "bugüne kadar yaşamış en güçlü, en akıllı adamları benzin pompalarken ve garsonluk yaparken görüyorum."
- "Geri dönüştürme, sürat limitleri, hepsi palavra," dedi Tyler. "Ölüm döşeğinde sigarayı bırakmaya benziyor bunlar."
- Hiçbir şey durağan değil. Her şey parçalanıp dağılıyor.
- Bütün ezik tipleri, cinsel ilişkiyle ilgili sorunları olan sapıkları, kendilerini kesinlikle ifşa edemeyen ve reddedilmekten ödü patlayan adamları arayıp bulmak istiyorsanız ?bu asalakların bir profilini istiyorsanız? birkaç gazeteye çoklu-giriş sahnelerinden ibaret bir filmde rol alacak erkek oyuncular arandığına ilişkin bir ilan verin yeter.
- Şimdi bile şaşkınım. Ben akıllı ve şefkatli biri miyim gerçekten; yoksa Şeytan tarafından yazılan zekice, boktan bir diyaloğu mu okuyorum?
- İyi haber şu ki, ben Jane Eyre ya da Oliver Twist gibi, basılı bir kitaba sıkışmış kurgusal bir karakter değilim; benim için artık her şey mümkün. Başka biri olabilirim. Baskıdan ve umutsuzluktan ötürü değil, yalnızca yeni bir hayat fikri kulağa eğlenceli ya da ilginç ya da hoş geldiğinden.
- Bunun ötesinde, hayallerin ölmelidir. Sonra umutların. Ve bütün bir ömrü, boktan şeyler öğrenmeye, insanları sevmeye, para kazanmaya ve esasında hepsi anlamsız bir şeylere sahip olmaya feda ettiğin için duyduğun öfken. Gerçekten de, bedenin ölümü, işin kolay kısmı.
- ..... adamam için çok geç değil elbette; ama başlangıçtaki stratejide başarısızlığa uğrayan biri olarak bir daha asla tek bir kimliğe bağlanmayacağım. Geleceğimi ister sporcu kız ister otçu kız olmaya; ister Wheaties mısır gevreğinin kutusunun kapağında gülümseyen yüz ister absent içici bir yazar olmaya kanalize edeyim, o yeni şahsiyet her zaman yapmacık ve edinilmiş olacak, tıpkı plastik tırnak ya da geçici dövme gibi.
- Klişeleşmiş şeylerden bahsediyoruz. Türetilmiş şeylerden.
- Sadece birkaç küçük ısırık alınmış, zengin bir ziyafet sofrasıydım. Tadına bile bakılmamış. İnkar edilmiş israf edilmiş ve terk edilmiş.