- "Hırsızlık mı yapsam? Diye düşünürken çalınacak bir şeyin de saklanmasının çok önemli olduğunun farkına vardı. Çaldıktan sonra Amerika'ya kaçabileceğini düşünmüştü daha önceden ama Amerika'nın dünyanın neresinde olduğunu dahi bilmiyordu."
- "Belirli uzmanlık alanlarından mezun olmuş insanlar işsiz kalıyor ya da uzmanlık alanlarıyla hiçbir alakası olmayan işlerde çalışıyorlar. Bunun sonucu olarak da ileri bilim ve tekniğe dayalı eğitim verimsiz kalıyor."
- Hayatımda hiçbir zaman açgözlü olmadım. Aslında parayı sevmem, hiç de önem vermem. Paranın getireceği hayır geride kalsın. Bu yere batasıca paradan az mı çektim! Amma velakin, yine de söyleyeyim, paranın tadı başkadır. Şöyle bir bakıyorsunuz hanımefendi, paranın avuca cezbedici bir gelişi yok mu, avucunuzun içine değdiğinde damarınızdaki kanı ısıtıyor.
- İdealist Bir Bey'in Hatıraları "Kelimenin tam anlamı olan 'yaşamak' ne anlama gelir sizce? Bu kelime akşam yemeğini yedikten sonra neşelice eve dönmek ya da açık hava tiyatrosuna gidip opera seyretmek değildir elbet. Bu, sergiye ve ara sıra at yarışlarına gidip bahiste bulunmakta değildir. Yaşamak istiyorsanız eğer, trene atlayıp havanın salkım ve leylak kokularıyla bezendiği; elmas parlaklığına ve inci beyazlığına benzeyen damlaların; ruhunuza bayram sevinci veren çiçeklerin yetiştiği yerlere gidin!... Oralarda mavi kubbenin altında, akan derelerin, yeşil ormanın manzarası karşısında, yeşil böceklerin ve kuşların arasında yaşamın ne anlama geldiğini anlarsınız."
- Acaba kendilerine yol açmak için çalışıp didindiğimiz, bizden yüz iki yüz sene sonra yaşayacak insanlar bizleri iyilikle anacaklar mı ?Hayır, hiç sanmam doğrusu! -İnsanlar anmazsa, Tanrı anar. Ağzına sağlık dadıcığım ne güzel söyledin.
- "Babam ve üvey annem size gelmemi istemiyorlar. Buradakilerin bohem bir hayat sürdüklerini söylüyorlar... Ama bu göl, sanki bir martıymışım gibi beni kendisine çekiyor... Bir martının denizi özlediği gibi özlüyorum burayı... Kalbim sizinle dolu."