- İstisnasız her insan karma bir kimlikle donanmış; unutulmuş çatlakları, hiç akla gelmeyen dallanmaları ortaya çıkarması ve kendisinin karmaşık, biricik olduğunu, yerinin başkası tarafından doldurulamayacağını keşfetmesi için kendi kendine birkaç soru sorması yeter.
- İnsan batışı geciktirmeye çabaladıkça, onu hızlandırma tehlikesiyle karşı karşıya kalabilir.
- Uzaktan bakarken,hiçbir zarar görmeden hayır denebiliyor; olay mahallinde ise her zaman bu özgürlüğümüz bulunmuyor.
- Ölümünde kendine has bir bilgeliği var,bazen kendinden çok ona güvenmek lazım.
- Gençtik, ömrümüzün şafağı söküyordu derken, günbatımına gelmiştik bile.
- Zamanın ilerleyişi içinde, sen nereye yerleşirsen yerleş, bir öncesi ve bir sonrası, arkanda kalanlar ve ufukta seni bekleyip ancak yavaş yavaş, günbegün yanına gelecekler olacaktır.Tek bir bakışta her şeyi kucaklayamazsın.Tabii Tanrı değilsen...
- Orada olduğum sürece gidecek gücü bulamıyordum.Ama şimdi oradan uzakken de geri dönecek gücüm yok.
- Öze ilişkin soruları sorabilmek için bazen günlük hayatın üzerine çıkmak gerek.
- Umutsuzlukta haklı çıkacağımıza,umutta yanılalım...
- Ölümü son çıkış olarak düşüneceksin. Bil ki kimse seni bundan alıkoyamaz ve tam da bu nedenle, elinin altında olduğu için onu yedekte tut, sonuna kadar. Diyelim ki geceleyin bir kâbus gördün. Bunun bir kâbus olduğunu, başını oynattığın anda kurtulabileceğini bilirsen her şey daha kolay, daha çekilir hale gelir, hatta bir bakarsın ilk başta en korktuğun şeylerden zevk alır olmuşsun. Hayat seni istediği kadar ürkütsün, canını yaksın, en yakınların çirkin maskeler taksınlar... Hayat bu, de kendi kendine, ikince kez çağrılmayacağım bir oyun, bir zevkler ve acılar oyunu, bir inançlar ve aldatmalar oyunu, bir maskeler oyunu, bir aktör ve bir gözlemci olarak sonuna kadar oyna, gözlemcilik daha iyidir, ne zaman istersen bırakabilirsin. Beni sorarsan, ''imdat çıkışı'' sayesinde ayaktayım. Çünkü emrimde, ve onu kullanmayacağımı biliyorum. Ama ahiretin anahtarı bende olmasa kendimi kapanda hissederdim, derhal kaçmak isterdim!