- Seni korkutuyor çünkü senden güçlü. Nefret ediyorsun çünkü korkuyorsun. Seviyorsun çünkü iplerini eline alamıyorsun. İnsan sadece köle edemediğini sever.
- Gün ışığı. Anlattıklarımın, düşündüklerimin hiçbiri yitip gitmedi; sadece gün ışığıyla örtüldü. Tıpkı nesnelerin geceleri yitip gitmemesi, sadece karanlıkla örtülmesi gibi...
- Bir terazi alın ve bir tarafına bir gram, diğerine bir ton koyun. Bir yanda "Ben", diğer yanda "Biz," yani TekDevlet. Apaçık, değil mi? "Ben"in devlet karşısında hakka sahipliğini öne sürmek, bir gram, bir tona eşittir demekle tamamen aynıdır. Gramlığını unut ve bir tonun milyonda biri olduğunu hisset.
- Rüzgarla yerinden kopan bir yaprak sükunetle aşağı düşer ama düşerken döner, kıvrılır ve tanıdığı her dalla, her filizle, gövdeyle göz göze gelir... Yanlarından geçtiğim her kafaya, duvarların saydam buzuna, bulutlara uzanan Akımtoplar Kulesi'yle işte öyle göz göze geldim.
- Kendimi duyumsuyorum. Ama sadece içine kirpik kaçan göz, şişmiş parmak veya çürük diş kendini duyumsar, bireysel varlığının bilincine varır. Sağlıklı göz veya parmak ya da diş varlarmış gibi görünmezler. Yani gayet açık, değil mi? Kendi kendinin bilincine varmak hastalıktır.
- Alçak gönüllülük erdem, gurursa kusurdur. "Biz" tanrıdan, "Ben" şeytandan gelir.
- Duyarlı değilim; hastayım ben, bir ruhum var, bir mikrobum ben! Ama çiçek açmak bir hastalık değil midir? Filiz yarılarak açıldığında canı yanmaz mı?
- Bir nokta, her şeyden daha fazla bilinmeyen içerir. Tüm yapması gereken kıpırdaması, azıcık yerinden oynamasıdır; binlerce değişik eğriye, yüzlerce katı biçime dönüşebilir. Kıpırdamak istemiyorum... Korkuyorum. Neye dönüşeceğim?
- Düşünen, görüş sahibi bir yaratığın düzensizlikler, bilinmezler, X'ler arasında yaşaması doğaya aykırıdır: Gözlerinizi bağladıklarını ve yürümeye, hem de hemen birkaç adım ötede uçurumun kenarının bulunduğunu bildiğiniz halde el yordamıyla yürümeye zorladıklarını farz edin.
- Demek ki, seviyorsun. Korkuyorsun, çünkü senden güçlü, nefret ediyorsun, çünkü korkuyorsun, seviyorsun, çünkü ona boyun eğdiremiyorsun. Ne de olsa sadece boyun eğdiremediğini sever insan. Syf:79