Mutluluk da yok tek başınıza, acı çekmekte... Ölüme de toplu gideceksiniz; tek kişilik ölüm bile yok!.. Öyle değil oysa; ölümler tek kişilik!.. Öyle de, yaşarken bu zorlama, içiçelik niye? Herkesin bir mezar taşı var; karşıki mermerci de ona çalışıyor.

Mihri Belli dışarlarda. Gelince öğrenildi ki Yunanistan'da çete savaşına katılmış; dağda "Kaptan"lık yaparmış. Bütün hayranlıkların bir kez daha odağı olmuştu! İspanya savaşında bir tek Türk yok, Yunanistan'da ise yabancı tek kişi Türk! Övünme konusuydu bu!

Diyorum arkadaşlar, Paşa kendini iyice düşe kaptırdı!" Paşa öyle gerçekçiydi ki oysa! Osmanlı'dan ne kaldığını, neyi nasıl kullanacağını öyle iyi bildi ki!.. İyi bildi de, gözünü yumar yummaz birer ikişer yıkıverdiler iyi kötü ne bıraktıysa.'Gücü bu kadardı demek!.. Ne yapsanız etseniz çapınızı çevreniz belirtiyor. Gücünüzü de. İsterseniz, böyle değil de, en evrensel, bilimsel dünya görüşünü benimseyin, kendi yazgınızı onunla çizmeye kalkın! "Armut ağacından uzağa düşmez!" derdi annem. Herkes ağacına bağımlı! Düşünüyorum derken bir de bakıyorsunuz düş kuruyorsunuz sadece!

?Tek bir günün sırası gelsin diye yaşam boyu bekliyoruz...

Ünü pislikleri. Kimmiş günahsız? Havva anamız mı, Meryem anamız mı? Kızın ne suçu var? Bu kız senin talihin belki de! Kötü mü oldu? Dostunu, düşmanını öğrendin. At kafandan artık! Olmuş bir şey; bitti, gitti! Çoluk çocuğunuz da olur yarın. Aslanlar gibisiniz. Bohça gibi fırlatıyorsun kızı. Gebe olsa bebeğini düşürür valla! (S. 74)

Unut pislikleri. Kimmiş günahsız? Havva anamız mı, Meryem anamız mı? Kızın ne suçu var? Bu kız senin talihin belki de! Kötü mü oldu? Dostunu, düşmanını öğrendin. At kafandan artık! Olmuş bir şey; bitti, gitti! Çoluk çocuğunuz da olur yarın. Aslanlar gibisiniz. Bohça gibi fırlatıyorsun kızı. Gebe olsa bebeğini düşürür valla! (S. 74)

Kimsenin dolduruşuna dagelme oğlum. Pislikle dolu bu dünya. (S. 84)

"Öğretmeye kalktıklarının adamı mısın sen..?"

"Taşları sürekli dönen bir değirmendir kafa dediğin, arasına bir şey koymazsan, kendi kendini öğütür, bitirir..."

- Nasıl bir şey bu aşk..? dedi. Bana da bir anlatsana..! Gözlerini umursamazlıkla dikti doktora: Yaşaması kolay değil ki, anlatması kolay olsun....