- Bir fırtınada kaptan, rüzgara söz geçiremiyorum diye gemiyi bırakır mı?
- Malın mülkün kişisel bir hak olduğu, her şeyin parayla ölçüldüğü bir yerde toplumsal adalet ve rahatlık hiçbir zaman gerçekleşemez.
- İşte bütün bunlar beni kesin olarak şu inanca götürdü ki, mülk sahipliğini oradan kaldırmak memleketin zenginliğini eşit ve doğrulukla dağıtabilmenin ve insanlığı mutluluğa kavuşturmanın biricik yoludur. Mülkiyet hakkı toplumsal yapının temeli oldukça, en kalabalık ve en işe yarar sınıf yoksulluk,açlık, umutsuzluk içinde yaşayacaktır.
- Herkes bilir ki, bütün canlı varlıklarda açgözlülüğün nedeni ya korku ya da yoksulluktur. İnsanda ise, bazen yalnız kendini beğenmişlikten gelir açgözlülük. Çünkü faydasız ve boş şeyleri gösterişlerle ortaya serip, başkalarından üstün geçinmeyi şanlı bir iş sayar insanlar.
- Kralların şanlı egemenliği altında, adalet dediğimiz ya metelik etmeyen aşağılık bir şeydir ya da iki çeşit adalet vardır yeryüzünde: Biri yaya giden , yerlerde sürünen, sağa sola sapmasın diye birçok bağlarla sıkı sıkı bağlanan yoksul halka uygun zavallı bir adalet; öteki de canının istediğini yapanlara yasalarla sınırlanmayanlara, yüksek mevkide olanlara uygun, pek şahane bir adalet.
- Çünkü başka yerlerde halkın yararından söz edenler,aslında kendi çıkarlarından başka bir şey düşünmezler.
- Dünyada kaygısız rahat yüreklerle, sevinçle yaşamaktan daha büyük zenginlik olabilir mi?
- Ben kendi hesabıma, başka uluslarda eşitliğin ve doğruluğun en küçük bir izini bile görüyorsam kör olayım. Bir soylu kişi, bir para babası. bir tefeci, kısacası hiçbir şey üretmeyen ya da devlete yararsız süspüsler yapıp satan, işsiz güçsüz, bolluk içinde güle oynaya yaşarken, beri yanda işçinin , arabacının, demircinin, marangozun, çiftçinin,bir lokma ekmek için durmadan didinmesi, bunca alın teriyle, yük hayvanlarının bile zor dayanacağı yoksulluk içinde yaşaması hangi hak,doğruluğa sığar?
- Onlara göre, doğanın dostluğu en güçlü sözleşmedir; insanları birbirine kopmaz bağlarla sıkıca bağlayan, anlaşmalardan çok iyi niyet, sözlerden çok içtenlikli bir sevgidir.
- Hırsızlık yapana ağır ve korkunç cezalar vermeden önce, insanlara yaşamını idame ettireceği imkanlar sunarsanız, hiç kimseyi ölümü bile göze almak pahasına hırsızlık yapmak zorunda bırakmazsınız, üstelik sonuçta kazançlı çıkan yine siz olursunuz.