- Görüntüden etkilenip ruhlarını dikkate almamak her zaman günahtır. Uyuza yakalanmış bir dilencinin görüntüsünün içimizde uyandırdığı tiksintiyi yenmek zorundayızdır. Gözlerimizi ve öteki duyu organlarımızı etkileyen bu görüntüye takılıp kalmamamız gerekir. Çünkü bizi etkileyen şey, gerçeklik değildir. Her varlığın hak ettiği yargıya ulaşmak için çaba göstermeliyiz; çünkü o, görüntüden daha fazla bir şeydir. Bu görüntünün arkasında onun varlığı ve ruhu gizlidir. 32
- Çocuk, genç kız, anne ya da nine kim olursa olsun, herkesi doğuran ve doyuranın kadınlar olduğunu, bütün kadınların, kucağından doğup kucağına döndüğünü büyük Tanrıça Şakti'yi temsil ettiklerini ve ona özgü izler taşıyan her kadın görüntüsüne saygı gösterip hayranlık duymamız gerektiğini bilmiyor musunuz? 33
- Gündüz baykuşun, gece ise karganın gözü kördür. Ama aşk hastalığına tutulanın gözü hem gündüz kördür hem de gece. 43
- Münferit durumlar hiçbir zaman sıradan değildir; Düşünmek ve ifade etmek için en sıradan şey, doğum ve ölümdür. Ama bir doğum ya da ölüm olayını yaşayan biri olarak kendinize, doğum sancısı çekene ya da ölene bunun sıradan bir şey olup olmadığını sorun bakalım! İnsan kendi kafasını uçurması ne kadar çok anlatılırsa anlatılsın, yapılması pek de mümkün olmayan bir eylemdir, insanın bu noktaya gelmesi, ancak korkunç bir hayranlık, yaşam ve irade gücünün böyle bir eylem için korkunç bir şekilde bir araya gelmesiyle mümkündür. 54
- Ne diyebilirim ki, katlanılacak bir şey değil bu! diye düşündü Sita. '' Bu erkekler yok mu, hepsi de birbirinin aynı. Hiçbirini ötekinden üstün tutmamalı, çünkü hiçbirine güvenilmiyor. Biri ötekini bir başkasıyla arabanın içinde yalnız bırakıp gider, bilmiyorum bu davranışın karşılığı ne olmalıdır? Ötekini de onun arkasından yolladınız mı, bu sefer yapayalnız kalırsınız. 62
- İnsanın ''keşke olsaydı'' biçimindeki isteği sonunda ''olmaz ki'' yanıtına ve yaşamın ''bu kadarına razı ol'' diyen kuru öğüdüne çarpar. Yaşam bize bir şey sunar, ama pek çok şeyi de esirger. Bugün bizden esirgenen şeyin, yarın bize sunulacak olması, genellikle bir düş olarak kalır. 99
- İnsan hiçbir şeyden, hayal kırıklığına uğramaktan korktuğu kadar korkmaz, yalnızca hayallerinin elinden alınmasından korktuğu kadar. 104
- Bu dünya, ruhun ruhsal olandan, güzelinde güzel olandan hoşlanacağı düşünülerek kurulmamıştır. Aksine bu ikisi arasındaki karşıtlık, ruh ve güzelliğin birleşmesinin dünyanın amacı olduğunu belirgin bir biçimde göstermektedir, yani mükemmeliyet parçalanmış bir mutluluğu göstermektedir. 107
- dostluk , birinin diğerinden almaya çalıştığı benlik ve sahiplenme duygusu farklılığına dayanıyordu . Çünkü benlik ve sahiplenme duygusunun vücuda girmesi ayrışmayı , ayrışma farklılığı , farklılık Kıyaslamayı , kıyaslama tedirğinliği , tedirginlik şaşkınlığı , şaşkınlık hayranlığı yaratır. Etad vai tad denilen şey budur işte . Bu öğreti , yaşam tonu henüz daha yumuşaksa , benlik ve sahiplenme duygusu henüz daha katılaşmamışsa , gençlik çağı için çok uygundur . Sayfa ;10
- "Ben de derim ki,düzen ve sınıflandırma egemen olmanın başlangıcıdır;en ürkünç düşmansa bilinmeyendir. İnsanoğlunu korkunun ilkel aşamasından çıkarıp,hiçbir şey yapmadan sabretmekten vazgeçirmeli ve amaca yönelik bir aşamaya getirmelidir. İnsanoğluna,bazı etkilerin ancak nedenleri bilinirse ve bunlar yok edilirse ortadan kalkabileceği ve bireye hemen hemen tüm acılarının sosyal organizmanın hastalıkları olduğu öğretilmelidir."