- Şüphesiz serap bile hakikatin şahididir.
- Sizin Matmazel bir ölse siz onu bir daha göremezsiniz
Halbuki bizim ölülerimizi teyzem görüyor
Onlarla konuşuyor onlara ekmek veriyor
Onlar ekmek yiyor anladın mı Bay Yabancı
Matmazel bir ölse ona kimse ekmek vermez - Benim aşkım uymaz öyle her saza/ En güzel şarkıyı bir kurşun söyler/ .../ Bir gün gözlerimin ta içine bak/ Anlarsın ölüler niçin yaşarmış/ .../ Kanadı kırık kuş merhamet ister/ Ah senin yüzünden kana batacak
http://dai.ly/x9o0lv - "Tarlayı dıştan kuşatanlardan başka bir de içten çürütenler türedi. Halbuki Peygamber ne paraya, ne de halkın neftsen gelen desteğine dayanmış ve güvenmişti. Hazreti Hatice'nin bütün Arabistan'ı kateden kervanları donatacak çaptaki servetini, peygamberliğinin ilk iki üç yılı içinde İslâm uğruna harcamıştı. Yoksa İslâmı bir servet biriktirme aracı yapmamıştı. Hiç bir dünya gücüne değil, yalnız Allah'ın gücüne inanmış ve güvenmişti. Allah da Onun bu ihlâsına karşılık hem dünyayı, hem ahreti, Ona,kimseye bağışlamadığı ölçüde bağışlamıştı. Bu bağışlar, O'na da, ümmetine de yetmiştir."
- "Kalbimizdeki bir mihrap ışığı yandığı sürece, ruhumuzun Zekeriyaları, Yahyaları, Meryemleri ve İsaları gelecek ve ölmüş olan, öleyazan ruhumuz dirilecektir."
- "Zencilerin ezildiği söylenmedikçe, zencilerin ezilmesi bir şey değildir." diyordu Sartre.
- Bilim, kendi tabiatının dışına taştı bir kere böylece. Dini kendisine kimi yerde ortak, kimi yerde rakip, kimi yerde de düşman görme eğilimi, bilim alanında kaçınılmaz bir davranışlar serisinin doğumunu hazırladı. Dinin sınırlarını darlaştırma, bilimin sınırlarını genişletme, sürekli olarak, Batı Medeniyeti'ni dünyacı bir medeniyet olmaya, daha sonra da materyalizm dolaylarına uzanmaya ve kaymaya âdeta mahkûm etti. Bilim, yeni çağın putu oldu sanki. Ya da putçuluğu. Gölgeden kurtulayım derken güneşin yakıcılığına mı tutsak oluyordu Batı? Güneşin maskesi yok; vuzuh ve sarahatın bu kadarı, yalınlığın ve çıplaklığın böylesi, kendi kendine bir maske mi oluyordu?
- Üniversiteler kendilerinde görülecek her pürüzün, her leke ve pasın. Millet hayatında büyük etkileri olacağını hiç unutmamak durumundadırlar.
- Darwin'in meşhur teorisi, insanın maymundan geldiğine dair nazariyesi, o gün bugündür, üzerinde tartışılan, spekülasyonlar yapılan bir konu.
Bu konuda benim görüşümü sorarsanız, derim ki, insan maymundan değil, maymun, insandan gelmiştir. - Azgın bir kışı yaşıyoruz. Bunu aşarsak sabır ve dayanıklılık gösterirsek, bahar ve arkasından yaz gözükecektir. Ve çiçeklerin en üstünü ve meyvelerin en kurtarıcısı, bir ilahi armağan gibi dalların ucundan uzanacaktır göğe açılmış ellere doğru...