- Annabeth tırabzanlara geldi, sıcacık gülümsemesiyle onu rahatlattı.
"Biliyorum," diye mırıldandı Percy'nin ne düşündüğünü anlayınca. "Ben de orayı aklımdan çıkaramıyorum."
"Damasen," dedi Percy. "Bob..."
"Biliyorum." Annabeth'in sesi hüzünlüydü. "Bizim için yaptıkları fedakarlığın hakkını vermeliyiz. Gaia'yı yenmeliyiz." - "İyi bir tayfamız var," dedi Percy. "Ölümüme yelken açmak zorunda kalsaydım-"
"Ölüp beni terk etmeyeceksin Yosun Kafa," dedi Annabeth. "Unuttun mu? Bir daha asla birbirimizden ayrılmayacağız. Eve geri döndükten sonra da..."
"Ne?" dedi Percy.
Annabeth onu öptü. "Gaia'yı yendikten sonra o soruyu bir daha sor."
Percy gülümsedi, artık dört gözle bekleyeceği bir şey vardı. "Nasıl istersen."
Kıyıda uzaklaştıkça gökyüzü karardı ve daha çok yıldız ortaya çıktı.
Percy, Annabeth'in ona senelerce önce öğrettiği takımyıldızlara baktı.
"Bob size selam söyledi," dedi.
2. Argo gecenin karanlığında yoluna devam etti. - Kavşaklar her zaman kararların verildiği yerler olmuşlardır.
- Ölüler ne göreceklerine inanırlarsa, onu görürler. Yaşayanlar da öyle.
- Aşk oyun değildir! Öyle süslü püslü bir şey de değildir! Zor iştir, asla bitmeyen bir görevdir. Kişinin her şeyini ister; özellikle de gerçeği ister. Yalnızca o zaman kişiyi ödüllendirir.
- Aşk, gelmiş geçmiş en gaddar canavardı.
- Evrenin esas olarak bir makine gibi olduğunu düşünüyorum. Kimin tasarladığını bilmiyorum; Kaderler mi, tanrılar ya da büyük T ile yazılan Tanrı mı, hiçbir fikrim yok. Ama evren çoğu zaman olması gerektiği gibi işliyor. Tabii ufak tefek parçalar kırılıyor ve bir şeyler bozuluyor ama genellikle... Olaylar belirli bir nedenle meydana geliyor. Seninle benim karşılaşmamız gibi.
- Yanında sadece sızlanıp duran bir tanrıça, kız arkadaşı olup olmadığından emin olamadığı hançerli bir kız ve karanlıklar ordusunu bir kutu naneli şekerle yenebileceğini düşünen Leo vardı.
- Benim adım Percy Jackson. Sorunlu bir çocuk muyum? Eh öyle diyebilirsiniz.
- Neyse ki meydan bomboştu. O anda istediğin son şey meyve yarasaları tarafından öldürülmem ve bu olayın Youtube'a konmasıydı.