- ''Zaman zaman,gebeliğin önlenmesine'doğaya aykırı' olduğu gerekçesiyle saldırılıyor.Evet,öyle,çok aykırı.Sorun,koruyucu devletin doğaya aykırı olması.Çoğumuzun koruyucu devletin arzu edilir bir şey olduğuna inandığını düşünüyorum.Fakat,doğaya aykırı koruyucu devletin olması için,doğaya aykırı doğum kontrolünün de olması gerek;aksi takdirde,sonuç doğadakinden daha beter bir sefalet olurdu.Koruyucu devlet,belki de,bugüne kadar tüm hayvanlar aleminde görülmüş en özverili sistem.Ancak,her özverili sistem doğası gereği kararsızdır,çünkü sistemi kendi çıkarına kullanmaya hazır bencil bireylere karşı açıktır.Büyütebileceklerinden daha fazla çocuk sahibi olan insanlar,çoğu kez,bilinçli bir sömürü yapmakla suçlanamayacak denli vurdumduymazlar.Onları bilinçli olarak böyle davranmaya iten güçlü liderlerin ve kurumların suçsuzluğu ise,bence daha kuşkulu.''
- Dini kurallara uyulması konusunda en etkili olan doktrin, cehennem ateşi korkutmacasıdır. Çoğu çocuk ve bazı yetişkinler, ruhani kurallara uymazlarsa ölümden sonra korkunç azaplar içinde yanacaklarına inanırlar. Bu, ortaçağ boyunca hatta günümüzde bile, büyük psikolojik acılara neden olmuş, alışılmışın ötesinde sevimsiz bir ikna tekniği ve çok da etkili.
- Yaradılışçılar günümüz bilgisinde ya da anlayışında hevesle boşluklar ararlar. Eğer bariz bir boşluk bulunursa, bu boşluğu varsayılan olarak Tanrının doldurması gerektiği farz edilir.
- Karanlık çağ köylüsünün [...] dizüstü bilgisayara, cep telefonuna, atom bombasına veya jet uçağına nasıl tepki vereceğini düşünün. Arthur C. Clarke'ın Üçüncü Kanununda ortaya koyduğu gibi: Yeterince gelişmiş herhangi bir teknoloji, büyüden ayırt edilemez.
- Deist Tanrı, amacı fizik yapmak olan bir fizikçidir, matematiğin başı ve sonudur, bütün tasarımcıların en kusursuz olanıdır; evrenin bütün kurallarını ve sabitlerini oluşturan bir hiper-mühendis, onları mükemmel hassaslıkla ve önseziyle ayarlamış, bizim şu anda Büyük Patlama diye adlandırabileceğimiz şeyi ateşlemiş ve o andan itibaren emekli olmuş ve ortadan kaybolmuştur.
- Hayat, bir ya da birçok hayal ürünü arasındaki ayrımı kafaya takmaya gerek bırakmayacak kadar kısadır.
- Din tarihçileri, ilkel kabile animizminden başlayarak, Yunan, Roma, İskandinavlarınki gibi çoktanrıcılık ile devam eden ve Yahudilik ve onun türevleri olan Hıristiyanlık ve İslam'da olduğu gibi tektanrıcılığa doğru bir geçişin farkındadırlar.
- Hiç kuşkusuz, ilâhiyata eğilimli kişiler genelde, gerçek olanla gerçek olmasını arzu ettikleri şeyleri ayırt etme yetisinden müzmin olarak yoksundurlar.
- Çocuk, "Timsahlarla dolu Limpopo nehrinde ayaklarını suya sokma" sözünün iyi bir tavsiye ve "Dolunay olduğunda bir keçi kurban etmelisin, aksi takdirde yağmur yağmaz" sözünün en iyi ihtimalle zaman ve keçi harcamak olduğunu bilemez.Her iki uyarı da eşit miktarda güvenilir görünür: Her ikisi de itibarlı bir kaynaktan gelir ve saygı emreden ve itaat isteyen ağırbaşlı bir ciddiyetle iletilir.
- Bir inançlının bir kuşkucudan daha mutlu olduğu gerçeği, bir sarhoşun bir ayıktan daha mutlu olduğu gerçeğinden daha önemli değildir.