- Susmak da konuşmak kadar önemli oluyor bazen.
- İlerde ?nin altını çizdim , siyah okunsun.
- 1923 devriminden beri boynumuz ağrıdı batıya bakmaktan.
- Uzak bir pencereydi, yeni kalkmıştım uykudan : bir ağacın dalları Kâbe'ye bakıyordu...
- hep kahverengidir baktığı yerler: kahverengidir elleri,aktır, gene kahverengidir: bastığı yerlerden çikolata biter: yeryüzünde bir kent hep kelebektir: geceyse, bir de karanlıksa, yürüyorsa, durur durmaz kelebekler toplanır: / büyüdüğü sıralarda, boyu, en uyumlu yerde durmuştur: boynu yuvarlak yumuşak sıcak bir geyiktir: ayışığı bir torbadan sarkmaktadır= kulağıdır: ırmak,kıvrılışındaki gizemi katlayıp sonsuza bırakmıştır= saçlarıdır: güneş, ısısını bir aygıta doldurup getirmiştir= konuşmasıdır: soluğu dağılan bir ündür: / giysileri de açık kahverengidir.
- Çok ilerisini görür gibi oluyorum : alınterinin evrensel ısısını duydukça. Belki de sâdece 'emek', kavrulmadan çıkabilecektir yarına. İçimdeki insanî gerilimi dimdik ayakta tutmaya çalışıyorum; alınteri, emek besliyor bu gerilimi. İnsanı da, onun tüm edimlerini de, bu denektaşıyla algılamaya çalışmalıyız. İnsan için tek korunak, kendi emeği olabilecektir : Büyük Sorgu Günü'nde. Dışımızdaki tüm güçler, korunağımızı yıkmak için uğraşsa da, insan, gene de, yaratılışındaki olağanüstü bilgelikle, korumasını bilecektir korunağını : tek değerin emek olduğunu yâni, birgün mutlaka. Gerçek yazar, tüm hayatını, insana içindeki bu bilgeliği hissettirmeye adamış yazardır : sömürücülerin sanattan, edebiyattan ürkmeleri de burdan gelmiyor mu zâten? -
- İnsanın en çok kalbi temiz olmalıdır. Tüm organlarımıza buyuran bir güç var onda. Anlatmaya, yorumlamaya gücümüzün yetmediği bir giz birikimi bu. İnsanı kalbinden tutamadınız mı, görün, nasıl kayıp gidecek elinizden! Kaygan, yabancı madde dolu bir şey olup çıkacak sonunda. Kalbin gereksinmelerine dikkat edilmedi mi emek de, ekmek de yitiriverir anlamını. Ne emek, ne ekmek; önce, kalbimiz bozuluyor çünkü.
- "Çok sıcak değil mi?" diyor Şaban Kurt, "Pencereyi açsanız." "Dostum," diyorum, "ateşte yazarım ben. Yazı, sıcakta büyür."
- Eğilip kalbimi dinlemek istiyorum ya, bâzen, öylesine uzağındayım ki!
- Önceki akşam durdu, dünkü akşamı aldı yanına; gözümün içine bakıp durmayın, be! Ben, size, gece bekçisi miyim dedim?