Sevmek, bir hastalık gibi geldikten ve sizi eline geçirip kahrettikten sonra anlaşılan, o zaman görülüp incelenen bir durum olmalı idi. Kim bilir Hacer bu pencerede kimleri sevmişti? Yani mümkün olsa sevecekti ve mümkün olmadığı için, bu gerçek hayatları boyunca devam ediyor; yalnızca bir aşk hevesi, gidip gelişleri merak edilen bir hayal olarak kalıyorlardı...

Ah, ara sıra ruhunu heyecanla titreten o temiz sevgi ve şiir sürekli olsaydı...

Hayatım,gençliğim ve gönlüm,benim için öyle paha biçilmez bir hazinedir ki,bunu gelişigüzel ve sıradan biri uğruna veya rüzgarın esişine göre elden çıkaramam doğrusu.

Yalnız kendi gururları,böbürlenme ve övünme duyguları tatmin olsun diye ilk önce annemle babam beni en sevimli ve en nazik bir oyuncak gibi süsleyip donatmak istediler.Başka bütün çocuklarından üstün ve benzersiz bir çiçek gibi yetiştirmek için çalıştılar.Eğitim ve öğrenimime büyük bir dikkat ve titizlik göstererek yabancı diller ve piyanolar öğrenmemi sağladılar.Bu yabancı diller ve piyanolar kimin için?Yalnız kendileri için mi?Oysa kendileri yabancı dil bilmezler,piyanodan da anlamazlar.Onların istediği tek şey,herkesin kendilerine ve bana gıpta ile bakmasıydı.Sadece parlak ve benzersiz bir evlat olarak gösterilmemi istiyorlardı.Bu ülkede ne kadar tek ve benzersiz olursak o kadar talihsiz ve bahtı kara olacağımızı hiç düşünmediler.

Kaderin bizim kendi davranışlarımızın kötü ve çirkin olanlarına yine bizim verdiğimiz bir ad olduğunu bilip düşünmüyorlar bile.Bizim bütün çektiklerimiz yalnız kendi sersemliğimizin bir sonucudur.Kader,bunu bilmezlikten gelerek sorumluluktan kurtulmak için uydurulmuş bir sözdür.

Bugünkü yaşayışımız bir insan yaşayışı mıdır?Buna gerçek anlamda bir hayat demek doğru mudur?Böyle yalnız hayvanca zevklerle yetinmek için insan son derece ilkel olmalıdır.Yalnızca ye,iç,uyu...Ne bir sanat endişesi,ne estetik bir zevk...Ne de bir değişme ve gelişme arzusu.Sadece horultulu bir uyku!Hem şurasını siz iyice aklınıza koyunuz ki,uygarlık yıkmak değil,yapmaktır ve ben,insanlığı aydınlatacak önemli bir keşifte bulunan bir milleti,yüz büyük savaşı kazanmış millete bin kere tercih ederim.

Niçin ,niçin susacakmışım?Hem yap, hem öldür,hem de sustur...Artık öldürüyosunuz...

Ne demek canım! Biraz aklını başına toplasana...Nedir,o murdar kadınların peşini artık bırak!